Examples of using "Sense " in a sentence and their turkish translations:
Bu mantıklı.
Bu mantıklı.
Bu bir anlam ifade etmiyor.
Çok anlamlı.
Mantıklı olmuyorsun.
Bu mantıklı mı?
Bu mantıklı değil.
- O herhangi bir anlam ifade etmiyor.
- O saçmalık.
- Bu saçma.
- Bu saçmalık.
-ki bu aslında mantıklı;
Bu sağduyu.
O mantıklıdır.
Mantıklı.
Hiçbir şey mantıklı gelmedi.
Hiçbir şey mantıklı değil.
Bu mantıklı olur.
Işık ve şeffaflık hissi.
Sanırım o bir anlam ifade ediyor.
- Onun hiç sağduyusu yok.
- O sağduyudan yoksun.
Pek anlamlı gelmedi.
iyi bir mizah anlayışı değil, KÖTÜ bir mizah anlayışı!
Bunun bir anlamı var mı?
Onun mantıklı olduğunu düşünüyorum.
Onlar herhangi bir anlam ifade etmiyor.
Bu mantıklı mıdır?
Bu bir bakıma doğrudur.
Mary sağ duyudan yoksundur.
O şimdi mantıklı.
Bunu hissedemiyor musun?
Hiçbir anlam ifade etmiyorsun.
- Bu, bir anlam ifade etmiyor.
- Bunun bir anlamı yok.
Tom bir şey hissedebilir.
Sözlerimin anlamı var mı?
O, sağduyudan yoksundur.
Köpekbalıkları kanı algılayabilir.
- Sağduyumu kullanıyorum.
- Sağduyuyla hareket ediyorum.
- Sağduyulu davranıyorum.
Tom aklıselim.
Bu mantıklı mı?
- Onun hepsi mantıklı olur.
- Hepsinin anlamı var.
Bunun hepsi mantıklı geliyor.
Bu mantıklı olur.
Bu sadece mantıklı geldi.
Tom sağduyudan yoksun.
Senin altıncı hissin nedir?
Bu çok mantıklı.
Başka hiçbir şey mantıklı gelmiyor.
Hiçbir şey mantıklı değil.
O gerçekten mantıklı geldi.
Bunun hepsi mantıklı.
Sağduyu galip gelmeli.
- Şimdi her şey bir anlam ifade ediyor.
- Şimdi her şey mantıklı geliyor.
Tom mantıklı değil.
Hayvanlar korku hissedebilir.
O bir anlam ifade etmiyor mu?
O mantıklı olmadı.
Ne mantıklı değil?
Artık hiçbir şey mantıklı değil.
Atlar korkuyu hissedebilir.
Anlam ifade etmiyor.
Bu daha mantıklı.
Bu mantıklı mı?
Onların tutumu mantıklı geliyor.
Bu mantıklı olmayacak.
Hiçbir anlam ifade etmiyor.
Ben bir zafer hissediyorum.
Onu hissedebilirim.
İslam sağduyudur.
Sami onu hissedebiliyordu.
Sağduyu galip geldi.
- Hissedebiliyordum.
- Sezebiliyordum.
Sağduyunu kullan.
Bu anlamda, sezgi biraz espri anlayışı gibidir.
O herhangi bir anlam ifade etmiyor.
- Bir bakıma, o doğrudur.
- Bu bir bakıma doğrudur.
Bu gerçekten hiçbir anlam ifade etmiyor.
- İnşallah sağduyu kazanır.
- İnşallah aklıselim hakim olur.
O hiçbir anlam ifade etmiyordu.
- Bu benim için bir anlam ifade etmiyor.
- Bu benim için bir anlam taşımıyor.
- Bu benim için çok saçma.
- Bu benim için mantıklı değil.
- O herhangi bir anlam ifade etmiyor.
- Bu saçma.
- Bu saçmalık.
Bu çok anlam ifade etmiyor.
Bu cümle hiçbir anlam ifade etmiyor.
Bu çok mantıklı geliyor.
Bu bana mantıklı gelmiyor.
Söylediğinin bir anlamı yok.
Onun söylediği mantıklı değil.
Ve bir şeyleri ertelemeyle.
Ama tehlikeyi sezen başkaları var.
Kuvvetli bir kişilik anlayışı,
Onun sağ duyusu yok.
Şimdi hepsi bir anlam ifade ediyor.
Bu sadece mantıklı değil.