Examples of using "Attend " in a sentence and their turkish translations:
O bekliyor.
hâlâ önümüzde.
Prenses bekliyor.
Tom çok şey bekliyor.
Taksi dışarıda bekliyor.
Anne bekliyor.
Babam bekliyor.
O bekliyor.
O bekliyor.
Tom bir asansör bekliyor.
O bir çocuk bekliyor.
Mary bir oğlan bekliyor.
Mary bir kız bekliyor.
Tom arkadaşını bekliyor.
O, hamiledir.
Tom Mary'nin çağrısını bekliyor.
onlardan daha iyi yapmaları bekleniyor.
- Tom sizi bekliyor.
- Tom seni bekliyor.
Herkes sana hizmet ediyor.
Tom bir telefon çağrısı bekliyor.
O bir telefon görüşmesi bekliyor.
Tom ona yardım etmeni bekliyor.
Şili senin geri dönüşünü bekliyor!
Biri seni bekliyor.
Parlak bir gelecek sizi bekliyor.
Ken trenin gelişini bekliyor.
Kimi bekliyoruz?
Tom Noeli sabırsızlıkla bekliyor.
Önümüzde uzun bir yolculuk var.
O, otobüs durağında bekliyor.
Tren'in yola çıkmasını bekliyor.
Mary ekimde bir çocuk bekliyor.
Tom otobüs durağında bekliyor.
O, bir saattir bekliyor.
Misafirimiz alt katta bizi bekliyor.
Kızım Noel için sabırsızlanıyor.
O, haziranda bir çocuk bekliyor.
Araba, kapının önünde bekliyor.
Bir süredir burada beklemektedir.
Ken trenin gelişini bekliyor.
Tom evde Mary'yi bekliyor.
Herkes diğer odada bekliyor.
ve güneşin batmasını bekleyebiliriz.
ve nasıl tepki verdiklerini izliyor.
Herkes diğer odada bekliyor.
Tom üç saatten daha fazla süredir bekliyor.
Şerif seni ofisinde bekliyor.
- Neler olacağını görelim.
- Bakalım neler olacak.
Anne, acele et! Herkes bekliyor.
Saatlerdir burada bekliyoruz.
Mary bekliyor.
Tom üçüncü odada bekliyor.
O senin için evde bekliyor.
O seni evde bekliyor.
Ona yardım etmen gerek.
İngiltere her erkeğin görevini yapacağını umuyor.
Her zaman benim ona yardım etmemi bekler.
Dışarıda bekleyen bir taksi var.
Peki o zaman, biz ne bekliyoruz?
Bu hafta bir soğuk hava dalgası bekleniyor.
Otobüs bekleyen adam sinirlendi.
Önümüzdeki günlerde bizi bir sürpriz bekliyor.
Bekleme odasında bekleyen bir müşterim var.
Beyaz bir at üzerindeki bir şövalyenin onu götürmesi için bekliyor.
- Parlak bir gelecek sizi bekliyor.
- Parlak bir gelecek seni bekliyor.
Tom zaten bekliyor.
Şimdi kapatmak zorundayım. Biri telefonu kullanmak için bekliyor.
Oldukça muhteşem ama burada önemli bir görevimiz var.
Hayat ondan ne beklediğine karar verdiğinde başlar.
Tom Mary'nin ondan ne beklediğini bilmiyor.
Seçim sizin. Kararınız neyse onu yapacağım. Bir karar verin. Dana bizi bekliyor.
Bu kez karşılaştığımız zorluk ise günümüze mahsus.
Şimdi kapatmak zorundayım. Biri telefonu kullanmak için bekliyor.
O, uzun süredir burada bekliyor.
Çatıda bizi bekleyen bir helikopter var.
Tom havaalanında bekliyor.
Tom ofisinde seni bekliyor.
ilerideki güzergâh da zor kararlar almayı gerektiren engellerle dolu olacak demektir.
Saladin, ısının yükselmesini ve Hıristiyanların ne yapacaklarını görün.
İşte yoğun geçen birkaç günden sonra, Tom bir değişikliği iple çekiyor.
Kapıda sizi bekleyen bir adam var.