Examples of using "はあ?" in a sentence and their turkish translations:
Birayı o kadar da sevmiyorum.
Eğer tüm büyüme bu yöndeyse güney bu tarafta demektir.
Televizyonu çok fazla sevmem.
Ben tenisten hoşlanmıyorum.
Limit yok.
Bir mesaj var mı?
Herhangi bir risk var mı?
Matematiği çok sevmem.
Başka sorun var mı?
Planına itirazım yok.
Bu senin şapkan değil, değil mi?
Bu kitap belirli bir değere sahiptir.
Senin planına karşı bir itirazım yok.
Elbiselerim orada.
- Mavilisinden var mı?
- Mavili yok mu?
''Elbette var.'' dedim,
Bir okul üniforman var mı?
Ah, sanırım ağlayacağım.
Yüzücü başını kaldırdı ve nefes nefese kaldı.
O, çok yorgun görünmüyor.
Siz hiç günlük turlar sunuyor musunuz?
Bir kıyafet zorunluluğu var mı?
Söylediğini onaylamıyorum.
Bir yere kadar seni anlayabilirim.
Enkaz şu tarafta.
Hiç hafif biran var mı?
Hiç artan biletin var mı?
Biraz boş zamanım var.
Biraz şarabın var mı?
Tom esnedi.
Bir yüzme havuzumuz yok.
Hiç muz var mı?
Bir asansörün var mı?
Ben ateşim yok.
Fıstığa alerjin var mı?
Benim hiç klasik müziğim yok.
Sana katılmıyorum.
Açıkçası, ben sizi sevmiyorum.
Günlük turlar önerir misiniz?
Yakında bir ATM var mıdır?
Bu senin çantan mı?
Zaman azalıyor.
Ancak bazı riskler vardır.
Bunu ABD'de yapmadık,
Koltuklar müsait mi?
Biraz sütün var mı?
Herhangi bir ağrın var mı?
Hiç deneyimim yok.
- Boston haritan var mı?
- Boston haritanız var mı?
Bu asla olamazdı.
Fazladan bir taneye sahip misin?
Bir fark var mıdır?
Battaniyelerin var mı?
O zarar vermez.
Hiç gecikme yoktu.
Sınır yok.
Tezgahta yer var mı?
Evde bir çamaşır makinesi var mı?
Bu beni memnun ediyor.
O bir doktor değil.
Odamda fazla mobilya yok.
Yönteminizin bir alternatifi var mı?
Herhangi bir Japon gazeten var mı?
Ben sandığın kişi değilim.
- Benim için herhangi bir mesajınız var mı?
- Benim için hiç mesajın var mı?
- Bana hiç mesajın var mı?
Başka sorularınız var mı?
Bu kitap size ait mi?
Otelde bir berber dükkânı var mı?
Fazla bira içmem.
Hiç banyo yoktu.
kâr hesaplamasıyla değil.
Tüm etnik kökenleri etkiler,
Ama bilmeliyiz.
Bir sigara-içilmeyen bölümünüz var mı?
Sigara içebileceğim bir yer var mı?
Öksürük ilacın var mı?
Biraz Fransız şarabın var mı?
Bir otobüs servisi var mı?
Trende ayrılmış koltuklar var mıdır?
Hiç gece turları sunuyor musunuz?
O daha sonra bize katılacak.
Bir park yeri var mıdır?
İleri geri büyüdü.
Herkesin hataları vardır.
- Köpek etrafında ve çevresinde koştu.
- Köpek bir o tarafa bir bu tarafa koştu.
Seni kurtardım.
O senin arkadaşın.
Bir ağrı kesicin var mı?
Benim herhangi bir alerjim yok.