Translation of "人生で" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "人生で" in a sentence and their turkish translations:

私の人生で最大の苦痛よ

Hiç böyle bir acı hissetmemiştim.

勤勉な人は人生で成功する。

Bir sanayi adamı hayatta başarılı olacaktır.

人生で一番大切なものは何だ?

Hayatta en önemli şey nedir?

もしかしたら あなたの人生でも

Belki hayatınızda, dünyanızın

人生で一番いい時は、若い時です。

Yaşamın en iyi zamanı genç olduğun zamandır.

私の人生でこれほど重要なことを

hayatımın böylesine önemli bir kısmını paylaşmamak

人生でもっとも辛かった話をして

ve hayatındaki en zor hikâyelerden bazılarını anlatabilen

私は人生で最も重要な ドライブをしました

yaşamımın en önemli araba yolculuğunu yaptım.

人生で一番いい日でありますように。

- Bugün hayatındaki en mutlu gün olsun.
- O gün hayatındaki en mutlu gün olsun.

あの日が私の人生で最高の日だった。

- O, hayatımdaki en iyi gündü.
- Bu hayatımın en güzel günüydü.

私の11年の人生で最悪の日だったわ。

Bu benim on bir yıllık hayatımdaki en korkunç günüm.

他の誰でもない自分が決めた人生です

Başkasının değil, senin biçimlendirdiğin bir hayatı.

それは私の人生で最も重要な部分です

ve bu hayatımın en önemli parçası.

さて 私が人生で受けた 最良の手助けは

Hayatımda aldığım en iyi yardım;

多くの女性が人生で 大量のトラウマと攻撃を

Birçoğu hayatlarında çok fazla travmaya,

人生で成功の道は勤勉と用心深さにある。

Hayatta başarı, çalışkanlık ve uyanıklık içinde yatar.

だれでもみな人生で成功するわけではない。

Hayatta herkes başarılı olmaz.

人生で一番よいときは、我々が若いときです。

Yaşamın en iyi zamanı genç olduğumuz zamandır.

人生で大切なことはすべて漫画から学んだ。

Mangalardan hayatta önemli olan her şeyi öğrendim.

人生で遭遇した 面倒でデリケートな出来事からでした

iş hayatının hassas, dağınık ortamında başladı.

それからの私の人生で 効果を発揮し続けました

Ama hayatımın geri kalanında birçok faydasını gördüm.

これは人生で 避けられないことなのでしょうか?

Yoksa bu birlikte yaşamamız gereken hayatın bir gerçeği mi?

人生では何もかもが楽しいというわけではない。

Hayatta her şey hoş değidir.

あなたが人生で最も尊敬しているのは誰ですか。

Hayatında en çok kime saygı duyuyorsun?

人生で 子供の時に トラウマを経験したと言っていました

genellikle çocukluk döneminde travma yaşadıklarını anlattı.

人生で初めての山で キャリアの上昇を目指していたとき

Hayatımızın ilk dağında, kariyeri yakalamaya çalışırken

私は自分の研究人生での 最も大きな驚愕を覚えました

ve kariyerimin şokunu yaşadım.

- 彼は非常に出世した。
- 彼は人生で目覚ましい成功を得た。

O hayatta büyük başarı elde etti.

時には 人生で 明らかな理不尽さを 感じることもあります

bazen hayat açıkça adaletsiz olabilir.

両親は 私の短い人生で できるだけ多くの経験ができるよう

ve kısa hayatımda yapabildiğim kadar çok şeyi deneyimlemem için

ちょうど自分の人生で何ができるか 模索している頃でした

Ne olacağımı belirlemeye çalışıyordum.

人生で知らなきゃいけない事は、みんな雪だるまから学んだ。

Ben hayatımda öğrenmem gereken her şeyi bir kardan adamdan öğrendim.

これまでの人生で一度もレストランで食事をしたことがない、という老人に出会った。

Bütün hayatı boyunca restoranda hiç yemek yemediğini söyleyen bir adamla tanıştım.

More Words: