Examples of using "Таблетки" in a sentence and their turkish translations:
- Şu ilaçları iç.
- Bu hapları al.
- Bu hapları yut.
İlaçlarını aldın mı?
Haplarınızı alın.
Bana haplarımı getir.
Haplarınızı alın.
Tom haplarını almadı.
Bunlar ne tür haplar?
Benim haplarıma ihtiyacım var.
Doğum kontrol hapları kullanıyor.
Bu haplar acıyı hafifletecek.
Tom haplarını almak için durdu.
- Bu hapları içmen gerekiyor.
- Bu hapları içmelisin.
Bu kırmızı hapların ikisini al.
Tabletler su ile yutulur.
Tom üç tane uyku hapı aldı.
Oh hayır, haplarımı unuttum!
Büyükannem yine ilaçlarını almayı unutmuş.
O hapları içmeyeceğim.
Peki dünyanın neden bir erkek hapına ihtiyacı var?
İlaç aldığım için ağrı geçti.
Bir bardak su olmadan bu tabletleri yutamam.
Baş ağrım için iki aspirin aldım.
İlacı bastığımızda, biraz eğlenceli ayrıntı ekleyebiliriz.
Her altı saatte iki hap almalıyım.
Tom her gün bir adet vitamin ve mineral hapı alır.
Düzenli olarak doğum kontrol hapı kullanan erkeklerin hamile kalmadıklarını biliyor muydun?
Günde iki ya da üç kez bir bardak suyla bir tablet almak zorundasın.
Sorun şu ki kadın cinselliği bir hapla düzeltilemez.
Hastanede haplar almama rağmen onları düzgün şekilde kullanmadım.