Examples of using "прости»" in a sentence and their turkish translations:
Üzgünüm, ben unuttum.
Üzgünüm, hayal kuruyordum.
Üzgünüm. Unuttum.
Beni affet!
Allah'ım affet beni!
Pardon, hayatım!
Affedersin, beklettim mi?
Üzgünüm.
Seni korkuttuğum için üzgünüm.
Özür dilerim, aşkım.
Haklısın, özür dilerim.
Yalan söyledim. Lütfen affet.
Beni affet kardeşim.
Seni incittiysem üzgünüm.
Sorduğum için üzgünüm.
Affet ve unut.
Lütfen beni affet!
Lütfen beni affet.
Geç kaldığım için üzgünüm.
Daha kısa sürede cevap vermediğim için üzgünüm.
Sizi beklettiğim için üzgünüm.
Tamam. Özür dilerim.
Anlamadım !!
- Bizi bağışla.
- Affet bizi.
- Sevgilim, beni affet.
- Aşkım, beni affet.
- Beni affet, aşkım.
Üzgünüm, onu demek istemedim.
Ben her şey hakkında özür dilerim.
Üzgünüm, geç kaldım.
Üzgünüm, seni seviyorum.
Onu affet
Onu affet.
Sizi rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Tom'u affet.
Onları affet.
Üzgünüm, çalışmak zorundayım.
Oh, üzgünüm.
Pardon, bilmiyordum.
Seni uyandırdıysam üzgünüm.
Seni çok mutsuz ettiğim için üzgünüm.
Lütfen beni affet.
Seni sevdiğim için özür dilerim.
Sizi utandırdıysam üzgünüm.
Seni korkuttuysam üzgünüm.
Seni rahatsız ettiysem özür dilerim.
Affedersiniz, sizinle biraz konuşabilir miyim?
Seni yalnız bırakmak zorunda kaldığım için üzgünüm.
Üzgünüm onlara yardım edemedim.
Üzgünüm ona yardım edemedim.
Üzgünüm ona yardım edemedim.
Kusura bakma, açıklama yapma konusunda kötüyüm.
Üzgünüm, onu reddedemem.
Size kısa sürede e-posta yazmadığım için üzgünüm.
Öyle söylediğim için beni affet.
Sıkıcı mısın? Affedersin, sıkıldın mı?
Seni terslediysem üzgünüm.
Planlarını suya düşürdüğüm için üzgünüm.
Üzgünüm, seni seviyorum.
Beni affedin, zira ben günah işledim.
Üzgünüm ama başka bir seçenek yok.
Üzgünüm, Tom, gitmek zorundayım.
Duygularını incittiysem üzgünüm.
Özür dilerim. İlk önce aramalıydım.
Seni hayal kırıklığına uğrattıysam üzgünüm.
Yalan söyledim. Lütfen beni affet.
Üzgünüm. Seni duymadım.
Senden hoşlanmıyorum. Üzgünüm.
Üzgünüm. Onu söylememeliydim.
Üzgünüm, seni seviyorum.
Lütfen geç kalışımı bağışlayın.
Demek istediğim bu değil. Üzgünüm.
Sana yaptığım her şey için özür dilerim.
- Bunu yapmana yardımcı olamadığım için üzgünüm.
- Bunu yapmana yardım edemediğimden dolayı üzgünüm.
Dün için üzgünüm.
Sözünü kestiğim için üzgünüm.
Beni affet!
Bugün gelemediğim için üzgünüm.
Seni incittiysem, özür dilerim.
Bu saatte aradığım için üzgünüm.
Lütfen Tom'u affet.
Üzgünüm, Jorge! Seni görmedim!
Karışıklığı maruz görün.
Lütfen bizi affet.
Seni kurtaramadığım için üzgünüm.
Dün seni ağlattığım için özür dilerim.
Üzgünüm, elimden gelenin en iyisini yaptım.
Üzgünüm Tom, sana inanmıyorum.
Sözünü kestiğim için özür dilerim.
Üzgünüm, seni kırmak istemedim.
Dün sana bağırdığım için üzgünüm.
Üzgünüm, onu demek istemedim.
Affedersin, meşguldüm.
Üzgünüm yapamam. Yoga uygulamam var.
Sizi rahatsız ettiysem üzgünüm.
Aramadığım için üzgünüm.
Sözünü kestiğim için özür dilerim.
Tanrım, onları bağışla; zira onlar ne yaptıklarını bilmiyorlar.