Examples of using "себе»" in a sentence and their turkish translations:
Onu sakla.
Kendine sakla.
- Kendini yalanlıyorsun.
- Sen kendinle çelişiyorsun.
Kendini methediyorsun.
Parayı saklayın.
Kendine bir koltuk bul.
Sende kalabilir.
Kendine yalan söyleme.
Vay be!
Vay be.
kendisi anlatıyor
Hayal edebiliyor musun?
Onu saklamak ister misin?
Tom kendine bir asistan tuttu.
Buyur al.
Kendin hakkında konuşmayı kes.
Kendime biraz şarap koydum.
Ellerini kendine sakla.
Kendime bir sandviç yaptım.
Hayal etmek zor.
Bize kendinden bahset.
Onu hayal edebilir misin?
Kendime şaşırdım.
Tom kendiyle çelişti.
Kendime bir köpek aldım.
Bana kendinden bahset.
Kendinize uygun bir takım elbise alın.
Lütfen bize kendinden bahset.
Bir tane saklamak istiyorum.
Bunu göze alabilir misin?
Tahmin edebileceğiniz gibi,
Onu kendine sakla.
- Konuşmak için birini bul.
- Konuşacak birini bul.
Gerisini kendin için sakla.
Kötü bir resim değil.
Sende kalsın.
Kendime güvenmiyorum.
Bunu saklamak istemiyor musun?
Gözlerini mahvedeceksin.
Üstü kalsın.
O, kendi mezarını kazıyor.
Kendinden bahsetmeyi severdi.
Buna gücümüz yeter mi?
Kendine çok kötü davranıyorsun.
- Bunu saklayabilir miyiz?
- Onu saklayabilir miyiz?
Ben bunu göze alabilir miyim?
Buna mali gücüm yetebilir.
Kendine yiyecek bir şey al.
Bunu göze alabilirler.
- Beni evine davet etti.
- O, beni evine davet etti.
Başkalarına yardım etmek, kendine yardım etmektir.
Onu pipona koy ve onu iç.
Gömleğimi ütülemek zorundayım.
Bana biraz kendinden bahset.
Bize biraz kendinden bahset.
Kendime bir burger alacağım.
Onu kendin için saklamanı öneriyorum.
Neden kendinden şüphe ediyorsun?
Onlar sadece kendilerini önemsiyorlar.
Tom kendisi hakkında nadiren konuşur.
Kendinizi dinleyin.
Ben kendi başıma yardım edemem.
Kendin hakkında böyle konuşma.
Odana dön!
Fikirlerinizi kendinize saklayın.
Tom kendine bir mektup yazdı.
Kendime bir fincan kahve doldurdum.
Düşüncelerini kendine sakla.
Kendinizle çelişmiyor musunuz?
Kendime bir fincan kahve aldım.
Kendine karşı çok sert davranıyorsun.
Bunu korumak istiyorum
kendine bir kadeh şaraba daha ihtiyacı olup olmadığını soran
Kendime dedim ki
Kendimize dönüp bakalım
Kitabı saklayabilirsin.
- Kutsal İnek!
- Kutsal inek!
O akıllı değil.
O pantolonunun ütüledi.
O kendinden bahsetti.
Gömleğimi dikiyorum.
O kendi patronudur.
O kendi patronudur.
Kendimin patronuyum.
Tom kendine bir içki doldurdu.
- İyi fikir!
- Fena fikir değil!
- Fena değil!
Tom pantolonunu ütüledi.
Biz kendimize ait bir yer bulacağız.
Tom kendi patronu.
Tom kendine bir kız arkadaş buldu.
Eğer istersen bu senindir.
Ben kendimi rahatsız hissediyorum.
Kendi kendime gülümsedim.
Dizimi incittim.
Üstü kalsın, lütfen.
Kulağına küpe olsun!