Translation of "أشد" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "أشد" in a sentence and their turkish translations:

وهذا أشد خطراً.

Bu, daha da tehlikeli bir durum.

حتى مع أشد الخصوم.

hatta en zorlu rakiplerimle bile.

الانتظار أشد من النار.

- Beklemek ateşten beterdir.
- Beklemek ateşten daha yakıcıdır.

‫لا شيء أشد خطورة‬ ‫من حيوان مُحاصر!‬

Köşeye sıkışmış bir hayvandan daha tehlikeli bir şey yoktur!

ولكن هذا بعيد أشد البُعد عن الحقيقة.

Ama bu, son derece yanlış.

فنحن نشهد أعاصير مدارية واستوائية وحلزونية أشد،

ısınan okyanus sebebiyle güçlenen tayfunları, kasırgaları

‫لا شك أنه أشد ألم شعرت به يوماً.‬

Hiç böyle bir acı hissetmemiştim.

‫يكاد يبلغ أشد الإرهاق.‬ ‫لكنه يعلم أنها قريبة.‬

Yorgunluktan çatlamak üzere. Ama biliyor ki dişi yakında.

وكان القتال أشد دموية في الوسط، حيث كانت القوات المملوكية والصليبية المحمَّلة

Merkezdeki çarpışma Memlük atlıları ve Haçlı askerlerinin sert ve

للفرسان بالقيام بالمناورات خارج الأجنحة، وكانت شحنة الصدمة في أشد حالاتها الدموية.

süvarilerin kanatlardan manevra yapması çok zordu ve darbeleri acımasızdı.

- الخوفُ أكثر ضرراً من أشد السيوف.
- الخوف أكثر ضرراً من أحد السيوف.

Korku keskin kılıçlardan daha zararlıdır.