Translation of "إيقاف" in Turkish

0.389 sec.

Examples of using "إيقاف" in a sentence and their turkish translations:

ألا تريد إيقاف توم؟

Tom'u durdurmak istemiyor musun?

فإن بإمكاننا إيقاف انتشار الورم.

tümörün yayılmasını da durdurabileceğimiz yönündedir.

هل بإمكاني إيقاف سيارتي هنا؟

Arabamı buraya park edebilir miyim?

لكن لا يمكن إيقاف قوة التحالف.

Ancak Koalisyon juggernaut olamazdı durdu.

طلب توم من ماري إيقاف السيارة.

Tom, Mary'den arabayı durdurmasını istedi.

إذًا، فلنقل أنك تريد إيقاف تناول الوجبات السريعة

Atıştırma alışkanlığını kesmeye çalıştığını varsayalım.

حاول توم إيقاف ماري عن التحدث مع جون.

Tom Mary'yi John'la konuşmaktan vazgeçirmeye çalıştı.

راغبين في إيقاف توسع حنبعل، أكد الرومان على وجودهم

Hannibal'in ilerleyişini durdurmak isteyen Romalılar , mevcudiyetlerini hissettirdiler.

قام طبيب ببتر ذراعه بسرعة و إيقاف النزيف الغزير.

Bir doktor derhal onun sol kolunu kesip çıkardı ve ağır kanamayı durdurdu.

حاول توم إيقاف ماري من شرب آخر زجاجة من النبيذ.

Tom Mary'nin son şarap şişesini içmesini durdurmaya çalıştı.

تسبّب مرض سامي النّفسي في إيقاف مشواره في عرض الأزياء.

Sami'nin akıl hastalığı onun mankenlik kariyerini kısa kesmiştir.

بالاقتراب أكثر، بدا أن القوات العثمانية المتعبة لم تستطع إيقاف سيغيسموند.

Yaklaştıkça belli oldu ki, yıpranmış Osmanlı askerleri Sigismundu durduramayacak.