Examples of using "التلاعب" in a sentence and their turkish translations:
O beni manipüle etmeye çalıştı.
Sami kadınları manipüle edebiliyordu.
manipüle ve kontrol edilen bir makineye dönüştü.
Sadece şirketler sistemle oynamada çok daha iyi hâle geldiler.
dört adet altı dakikalık ses kaydını katılımcılara dinlettim.