Examples of using "الجريدة" in a sentence and their turkish translations:
Sami mahalleye sabah gazetesini teslim ediyor.
Bana gazeteyi getir lütfen.
aynı gazeteyi okuyan diğer insanlarla da tanışırlar,
- Onun yemeklerde gazete okuma alışkanlığı vardır.
- O yemek süresince gazete okuma alışkanlığına sahiptir.
Ya da gazetedeki ve ya televizyondaki işine son veriyorlar
Sami, gazetedeki sütununu okuyan birinden bir e-posta aldı.