Translation of "الدقيقة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "الدقيقة" in a sentence and their turkish translations:

- هناك ستون ثانية في الدقيقة.
- في الدقيقة ستون ثانية.

Bir dakikada altmış saniye vardır.

دعونا نشر المعلومات الدقيقة

Kesin bilgi yayalım

‫مصفوفة مميزة من الكائنات الدقيقة.‬

Minik yaratıklardan oluşan göz alıcı bir yelpaze.

استخدمت الحواسيب الدقيقة مثلا في ألعاب الفيديو،

Mesela, mikrobilgisayarlar başta video oyunlarında kullanılıyordu

الدقيقة الأخيرة! حولوا آيا صوفيا إلى كنيسة.

Son dakika! Ayasofya'yı kiliseye çevirdiler.

أنا مفتونة بالعوامل الدقيقة التي تؤثر على خياراتنا،

Çok küçük faktörlerin seçimlerimizi bu kadar etkileyebilmesi

والمراجعة الدقيقة ليست مثالية، لا تزال الأخطاء تُرتكب

Hakem denetimi kusursuz değildir hatalar yapılmaktadır.

‫لكن حينها ترى الاختلافات الدقيقة.‬ ‫وحينها تتعرف على البرية.‬

Ama ince farkları ancak öyle görebiliyorsun. Vahşi doğayı işte o zaman tanıyorsun.

عندما تم كشط اللصقات الدقيقة ، ظهرت القطع الأثرية الرائعة من الذهب.

ince sıvalar kazındığında altından muhteşem eserler ortaya çıktı

الدقيقة المتمثلة في فرض "قانون الوساطة" الخاص به على سويسرا ، والذي نفذه

. Paris'te tanıştıklarında birbirlerine ısındılar; Napolyon

‫وفي الدقيقة التالية،‬ ‫ضيّقت سمكة القرش الخناق على أحد أذرعها،‬ ‫وهي تنفّذ لفّة الموت المرعبة هذه.‬

Sonra bir baktım ki köpek balığı kollarından birini ısırmış, korkunç bir ölüm dönüşü yapıyor.