Examples of using "المزدحمة" in a sentence and their turkish translations:
Kalabalık bir şehir hastanesinde gece nöbetindeki bir hemşire
Vahşi manzaraları ve kalabalık şehirlerinde epik bir savaş veriliyor.
Fakat kısa bacaklarla uzun duvarlara tırmanılmaz. Yoğun sokaklardan da geçilmez.