Translation of "اليابسة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "اليابسة" in a sentence and their turkish translations:

‫في الماء وعلى اليابسة.‬

Hem suda hem de karada.

‫لنجرب تسلق الجروف‬ ‫لنصل إلى اليابسة.‬

Hadi, araziye girmek için kayalara tırmanmayı deneyelim.

‫لكن على اليابسة، الأجواء حالكة الظلمة...‬

Ama yeryüzü o kadar karanlıktır ki...

‫أكبر ثدييات اليابسة تخترق وسط مدينة.‬

Dünya'nın en büyük kara memelisi şehrin tam göbeğinden geçip gidiyor.

‫يمكن أن يخففوا من الألم على اليابسة.‬

Karada acıyı azaltmanın bir yolu var.

‫لنحاول تسلق هذه الجروف‬ ‫لنصل إلى اليابسة.‬

Araziye girmek için kayalara tırmanmayı deneyelim.

‫على اليابسة ليلًا،‬ ‫نظرها أسوأ من نظرنا.‬

Geceleyin karada... ...görüşü bizden kötüdür.

ينتشر في الماء , ويغمى عليه في اليابسة . "" السمك "" .

"Suda yayılır, karada bayılır." "Balık."