Examples of using "صديقا" in a sentence and their turkish translations:
Mühendislerle arkadaşlık yapıyordu
Tom'u arkadaş olarak görmüyorum.
- Sami, Ferit'i arkadaşı olarak görüyordu.
- Sami, Ferit'i arkadaşı olarak kabul ediyordu.
- Sami, Ferit'i arkadaşı olarak düşünüyordu.
Sami bizimle arkadaş olmak istedi.
O, Amerika'dayken onunla arkadaş oldu.