Translation of "عمّا" in Turkish

0.517 sec.

Examples of using "عمّا" in a sentence and their turkish translations:

دعوني أخبركم عمّا حدث.

Nasıl olduğunu anlatayım.

أنت مسؤول عمّا تفعل.

Yaptığından sorumlusun.

يعطينا فكرة عمّا يحدث أسفل السطح.

yüzey altında neler olduğu hakkında bir fikir verir.

أتساءل عمّا حدث له و لجمال.

Ona ve Jamal'a ne olduğunu merak ediyorum.

عن الإفصاح عمّا في الخاطر، عن التدقيق.

ve çift denetimin gerekliliğini düşündüm.

هل لديك أدنى فكرة عمّا يهتمون لأمره؟

Neye önem veriyorlar, fikriniz var mı?

- عن ماذا تبحث؟
- عمّا تبحث؟
- علامَ تبحث؟

Ne arıyorsunuz?

- عن ماذا كنا نتحدث؟
- عمّا كنا نتكلّم؟

Biz ne hakkında konuşuyorduk?

ونختصره إلى شيءٍ حزين وكئيب عمّا هو في الحقيقة.

Onu, gerçekte olduğu şeyden, üzgün bir gölgeye indirgiyoruz.

لم يكن لدي أي فكرة عمّا كان يعنيه هذا التشخيص.

Bu öngörünün ne anlama geldiğini kavrayamıyordum.

تساءلتُ دائمًا عمّا سيكون الأمر عليه لو كان عندي إخوة.

Ben her zaman kardeşlere sahip olmanın nasıl bir şey olduğunu hep merak ettim.

عمّا قريبٍ ستفضل ترجمة الجمل في تتويبا على الدردشة معي.

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor.

سألني عمّا قمت به لكي أعبرَ كل هذه أوقات الفترة الماضية

Bana hastane odasında onca zamanı geçirmek için