Examples of using "غسل" in a sentence and their turkish translations:
Sami pencereleri yıkamayı bitirdi.
Tom yüzünü ve ellerini yıkadı.
Tom'a bulaşıkları yıkamak zorunda olduğunu söyle.
Çamaşırları elle yıkamak zor ve zaman alıcıdır.
Çamaşırhane nerede?
Babam bana arabayı yıkattı.
Ve sık sık el yıkama, buna karşı en iyi savunmadır.