Examples of using "فقدت" in a sentence and their turkish translations:
Ona olan güvenimi kaybettim.
Dalağımı kaybettim.
Çantamı kaybettim.
- O, kendi cüzdanını kaybetti.
- O, çantasını kaybetti.
Bilincimi kaybettim.
Biletimi kaybettim.
kimliğini kaybetmiş benliğini kaybetmiş ahlakını ise hiç
entonasyonlarını kaybettiler,
O elçantasını kaybetti.
Delirdim.
O, araba anahtarlarını kaybetti.
Sakız tadını kaybetti.
Leyla hayatını kaybetti.
Pek bir anlam veremedim, Düşünce kervanımı çok kolay kaybettim.
Karımı bir trafik kazasında kaybettim.
Kızımı göz göre göre kaybettiğime kızgınım.
Benim gücümün hepsi gitti.
Sonra balıklara olan ilgisini kaybedip
Yangında ayakkabımı kaybettim.
O, denizde babasını kaybetti.
- Cüzdanımı kaybettim.
- Ben cüzdanımı kaybettim.
Sana olan tüm saygımı kaybettim.
Leyla çok kan kaybetti.
Leyla evini ve hayatını kaybetti.
Korkudan aklımı kaybettim.
Ama fırsatımı kaybettiğimin farkındaydım.
Ayrı düşen dişi, aslanlarla çarpışmasını kaybetmiş.
Tracy gözlüğünü kaybetti.
Cumhuriyet bütün kontrolünü Cisalpine Galya'da yitirmişti.
20 dakika sonra sabrım tükendi ve duş almaya gittim.
Benim acım seninkine eşit. Ordumdaki en seçkin generali