Examples of using "يقرأ" in a sentence and their turkish translations:
Tom İncil okuyor.
O, Arapça okur.
- Bir kitap okuyor.
- O kitap okuyor.
Oğlan, kitabını okuyor.
Tom kitap okudu.
Tom okumayı sever.
Hiç kimse bloğumu okumuyor.
Bu adam çok kitap okuyan bir adamdı.
okuyan kişiler rahatsız olmasın diye
Babam şimdi bir kitap okumuyor.
Tom mektubu henüz okumadı.
Türk köylüsünün pek azı okur yazardır.
O, sağır ama dudak okumayı biliyor.
Tom, Mary'nin ona gönderdiği mesajlardan hiçbirini okumadı.
Bir iklim aktivisti her denemeyi okuyan
Mektubu sadece o okudu.
Hala şiiri okurken ayağa kalkar ama son dizeyi tamamlamaz.
Bazı insanlar gazete okurlar ve aynı zamanda TV izlerler.