Examples of using "很抱歉。" in a sentence and their turkish translations:
Ah, gerçekten üzgünüm.
Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Kusura bakmayın.
- Dün gece için kusura bakma.
- Dün gece için üzgünüm.
Seni incittiğim için üzgünüm.
Geç cevap için özür dilerim.
Tom'a üzgün olduğumu söyle.
Eve bu kadar geç geldiğim için çok üzgünüm.
Yanıtlamadaki gecikme için üzgünüm.
Aramadığım için üzgünüm.
Üzgünüm ama gerçekten gitmek zorundayım.
Üzgünüm sizi beklettim bu kadar.
Planlarını suya düşürdüğüm için üzgünüm.
- Özür dilerim.
- Üzgünüm.
Üzgünüm. Başka bir randevum var.
Üzgünüm, ama bu imkansız.
Üzgünüm fakat henüz mümkün değil.
Kibritin var mı? Üzgünüm ama ben sigara içmiyorum.
Üzgünüm, o konuda sizinle aynı düşüncede değilim.
- Üzgünüm fakat şu anda cevaplayamam.
- Üzgünüm ama hemen cevap veremem.
Çok üzgünüm, isteğinizi kabul edemeyiz.
Bütün bu dertleri başına açtığım için üzgünüm.