Examples of using "Moeten een" in a sentence and their turkish translations:
Bir karar almak zorundayız.
Saklanacak bir yer bulmak zorundayız.
Bir çözüm bulmamız gerekiyor.
Ama katetmemiz gereken çok yol var.
Biz bir hata yapmış olmalıyız.
Pekâlâ, bir karar vermeliyiz ve bunu hemen yapmalıyız.
Ama katetmemiz gereken çok yol var.
Okulda, okul üniforması giymek zorundayız.
Çift dilli bir ülke olmak gerekiyor. Bundan kaçış yok. Çift dilli bir ülke olmak gerekiyor. Evet.
Bizim parti için bir yer kiralamalıyız.
Kazanmanın bir yolunu bulmak zorundayız.
Tom'a ulaşmak için bir yol bulmak zorundayız.
Tom'a yardım etmek için bir yol bulmak zorundayız.
Sığınak yapmanın başka bir yolunu bulmamız gerek.
Yapmak istediğimiz şey gölgelik bir yer bulup onları güneşten saklamak.
Yapmak istediğimiz şey gölgelik bir yer bulup onları güneşten saklamak.
Burada kaybolmak çok kolay. Akıllıca kararlar vermemiz gerekiyor.
Bu metal aradığımız enkaz olmadığına göre, yeni bir plan geliştirmeliyiz.