Examples of using "'chat'" in a sentence and their turkish translations:
Sohbet edelim.
Sohbet edelim.
Arkadaşlarınızla sohbet edin.
Onlar sohbet ediyorlar.
Kısa süre içinde konuşmalıyız.
Bir sohbet için buluşalım.
Hayır, bu bir sohbet değil.
Fransızcada "chat" sözcüğü "kedi" anlamına gelir.
Tom ile sohbet ettim.
Çok gevezelik var.
Onlarla sohbet ettim.
Onunla sohbet ettim.
Onunla sohbet ettim.
Biz mola sırasında biraz daha sohbet edeceğiz.
Sami, Leyla ile bir sohbet etti.
çünkü programda chat bölümü var
Onlarla sohbet etmek zorunda değilsin.
Sohbet odasına gelmelisin.
Ben buradayım. Sohbet etmek istiyor musun?
Seni bir sohbete davet edebilir miyim?
Robert, erkek arkadaşı ile sohbet etmekten hoşlanır.
- Tom'la sohbet etmeye gidelim.
- Tom'la muhabbet etmeye gidelim.
Sohbet etmek için iyi bir zaman var mı?
Bu, sohbet etmek için kötü bir zaman mı?
Onunla hoş bir sohbet yaptım.
Biz bir süre sohbet ettik.
Tom Mary ile hoş bir sohbet yaptı.
Tom'la hoş bir sohbet ettim.
Sohbet etmek için bir araya toplandılar.
Tom'la uzun bir sohbet ettim.
Tom ile biraz sohbet etmem gerekiyor.
Sohbet odasına gitmekten hoşlanırım.
Burada olduğum için sohbet etmek ister misin?
Ben buradayım, bu yüzden sohbet etmek ister misin?
O ve ben sık sık otobüste sohbet ederiz.
Tom'la biraz sohbet edeyim.
Üzgünüm Tom, sohbet etmek için vaktim yok.
Az önce Tom'la biraz konuştum.
Özel olarak konuşmamız gerek.
Geyik yapmayı kesin, işinize dönün.
Sami sohbet etmek için doğrudan bilgisayarına gitti.
Tom bunun hakkında Mary ile sohbet etti.
İngilizce bilen biriyle sohbet etmek istiyorum.
Sadece sizinle böyle sohbet etmek güzel.
Seninle küçük bir sohbet etmek istiyorum.
Seninle dışarıda bir saniye konuşabilir miyiz?
Hadi, sobanın etrafında oturalım ve muhabbet edelim.
Bir fincan kahve içerken sohbet ettik.
Tom'la biraz sohbet etmek zorundayım.
Okuldan sonra arkadaşlarımla sohbet etmek istiyorum.
Tom, seninle sohbet etmek istiyorum.
Sami bu Mısırlı kızla sohbet etmeye başladı.
Ödevimi bitirdikten sonra, annemle sohbet ettim.
Ben toplantıdan sonra John ile küçük bir sohbet yaptım.
Sizinle e-posta ile sohbet etmek istiyorum.
İyi bir sohbet yaptığımdan beri bir süre oldu.
Kız arkadaşımın babasıyla uzun güzel bir sohbet ettim.
Burada oturup seninle sohbet etmekten mutluluk duyuyorum.
Yaklaşık on yıl önce bir sohbet odasında tanıştık.
Buraya iş konuşmak için geldim, çene çalmak için değil.
Bu kahve dükkanında sık sık sohbet ederiz.
Sami sohbet etmekten ve insanlarla küçük konuşmalar yapmaktan hoşlanırdı.
stand-up komedyeni gibi birine dönüşmesi
ES: Yani Cohh, şuanda sohbette ne dönüyor?
ama sonradan sohbette sürekli uzun çizgiler yollamaya başladı
Seninle Tom hakkında küçük bir sohbet etmek istiyorum.
O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor.
- Facebook'ta sohbet ettiğim kişilerin çoğu öğrencidir.
- Facebook'ta konuştuğum insanların çoğu öğrenci.
sohbetle ve Cohh ile cidden bir çoklu oyuncu deneyimi edindik.
Akşam yemeğinden sonra yapacağım şey internette sohbet etmektir.
Toplantı havayı yumuşatmak için genel bir sohbet ile başladı.
Tom'un sohbet odalarında gerçek ismini vermeyecek kadar aklı var.
Bill ve John sohbet etmek için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
Neden bir fincan kahve ve bir sohbet için içeri girmiyorsun?
Benim Facebook'ta sohbet ettiğim insanların çoğu Brezilyalı değildir.
Benim WhatsApp'ta sohbet ettiğim insanların çoğu Brezilyalı değildir.
Nancy arkadaşlarıyla sohbet ediyor.
Ben kalmak ve sohbet etmek istiyorum ama gidecek bir toplantım var.
O yirmi yaşına girmesine rağmen, o kızlarla sohbet etmek için hala çok çekinden.
için hazırlanmış iki tane chat bot işte yine benzer nedenlerden
Mademki artık bir akıllı telefonun var, istediğin zaman benimle facebook'ta sohbet edebilirsin.
Biliyorsun, geçen gün sokakta onunla karşılaştık, biz konuşmak için durduk.
Tom Mary ile sohbet etti.
Sinemalarda sürekli sohbet eden ve kıkırdayan insanların arkasında oturmak keyifli bir akşam yapmaz.
Burada kalmak ve sohbet etmek istiyorum ama çocuğumun çaldığı bir konsere gitmek zorundayım.