Examples of using "Advantageous" in a sentence and their turkish translations:
Genel durum bizim için avantajlı.
Biz bunu çok avantajlı koşullar altında yaptık.
Güçlü yen firmamız için avantajlıydı.
Bu evlilik onun kariyeri için avantajlı olacak.
Bir bilgisayar kullanabiliyor olmak avantajlıdır.
inanılmaz şekilde politik olarak avantajlı bir andayız.
Bu durumda, peşin almak daha avantajlıdır.