Examples of using "Bat" in a sentence and their turkish translations:
O bir yarasa mı?
bazı yarasada
bir tek yarasa mı?
yani yarasa adam
Yarasa çığlık atıyor.
ve bu yarasayı öldürüyor
Favori raketini seç.
O bir yarasa mı?
bu yarasa mevzusu nedir
Avusturalya siyah köpek yarasasında
O benim beyzbol sopam değil.
- O aldırış etmedi.
- Hiç istifini bozmadı.
- Hiç aldırış etmedi.
Yarasa ışıktan kaçar.
Bu beyzbol sopasını kullanabilir miyim?
O kılını bile kıpırdatmadı.
Tom kılını bile kıpırdatmadı.
Vuruş sırası bende.
Bu benim beyzbol sopam değil.
O, bilardo sopası ile topa vurdu.
bunun yanı sıra etle beslenen yarasa
O, bir yarasa kadar kör.
- Tom aldırış etmedi bile.
- Tom istifini bile bozmadı.
Tom bir yarasa tarafından ısırıldı.
Betty bir yarasa tarafından ısırıldı.
Tom bir beyzbol sopası tutuyor.
Her bir yarasa her gece vücut ağırlığı kadar kan içebilir.
işte yarasanın görevi de bu
O, beyzbol sopasıyla topa vurdu.
Tom bir yarasa kadar kör.
Tom yarasayı yere koydu.
O, bir beyzbol sopası ile ona saldırdı.
Tom sopayla topa vurdu.
Tom Mary'ye bir beyzbol sopası uzattı.
Tom bir beyzbol sopasıyla Mary'ye vurdu.
Tom alüminyum bir sopayla Mary'ye vurdu.
Fadıl, Leyla'dan beyzbol sopasını aldı.
- Neden beyzbol sopası taşıyorsun?
- Neden yanında beyzbol sopası bulunduruyorsun?
Sami tahta bir sopa ile Leyla'yı dövdü.
Tom emanet olarak yanına beyzbol sopası aldı.
Tom'a beyzbol sopasıyla vurdum.
bu yarasayı konakçı olarak kullanan virüs
ve kanla beslenen vampir yarasa da mevcuttur
Çocuğun kolunun altında bir beyzbol sopası var.
Oyuncu raketi topa salladı.
Tom'un yardımına koşmak için gittiğini anlıyorum.
Tom sopayı salladı ama topu kaçırdı.
Tom John'u bir beyzbol sopasıyla yere yıktı.
Tom'un ellerinde bir beyzbol sopası vardı.
- Sami eşini bir beyzbol sopasıyla dövdü.
- Sami karısını bir beyzbol sopasıyla dövdü.
ama unutmayın konakçı olarak kullandığı yarasada
Çocuk yeni sopası ile topa vurdu.
Bir yarasa bir kuş değildir ama bir memelidir.
Dün beyzbol sopası, toplarla birlikte çalındı.
Tom sopayı salladı ve bir tur vuruşu yaptı.
Tom kılını bile kıpırdatmadı.
Büromun tavanında bir yarasa var!
Tom Mary'yi bir beyzbol sopasıyla öldüresiye döğdü.
ama tek virüs barındıran canlı yarasa değildir
Bir yarasa gökyüzünde bir kelebek gibi uçuyor.
O, gözlükleri olmadan bir yarasa kadar kördür.
Dün sadece toplar değil aynı zamanda sopa da çalındı.
Yeni kriket sopamın kırılmaz olduğundan oldukça eminim.
Tom topa o kadar sert vurdu ki sopayı böldü.
peki, bu yarasadan insana virüs nasıl geçer?
Yarasa, bir kuş olmaktan ziyâde, bir sıçandır.
Beyzbol oynamak için; bir sopa, top ve eldivenlere ihtiyacın var.
O bir beyzbol sopasıyla beni öldüresiye dövdü.
Tom bir yarasa tarafından ısırıldıktan sonra kuduzdan öldü.
Bu beyzbol sopasını arabamın bagajında tutuyorum.
Bahse girerim, yarın yatağında kötü bir yarasa bulursun.
Eğer onu göremediysen bir yarasa gibi kör olmalısın.
Bir yarasa bir balığın olduğundan daha fazla bir kuş değildir.
Bir yarasa yiyecekleri avlar ve geceleri yemek yer ama gün boyunca uyur.
Tom yaralı yarasayı karton kutu içinde evine geri taşıdı.
yarasanın ömrünün 25 ile 40 yıl arasında olduğunu biliyoruz
bu yarasanın yine metabolizması hızlıdır. Fakat gövdesi büyük olduğu için
"Yakında soğuk olacak." dedi anne yarasa. "Daha ılık bir yer olan güneye uçacağız ve bütün kış orada kalacağız. Göçün anlamı budur. Diğer yarasalarla buluşacağımız bir mağaraya yolculuk edeceğiz. Bu bizim için harika bir zaman."