Translation of "Beaten" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Beaten" in a sentence and their turkish translations:

- I got beaten up.
- I've been beaten.

- Ben dayak yedim.
- Ben dövüldüm.

- Tom was badly beaten.
- Tom was beaten severely.

Tom ciddi bir şekilde yenildi.

- Tom was brutally beaten.
- Tom was savagely beaten.

Tom vahşice dövüldü.

We were beaten.

Biz dövüldük.

I was beaten.

Dövüldüm.

- Tom hasn't been beaten yet.
- Tom hasn't yet been beaten.

Tom henüz yenilmedi.

Tom was severely beaten.

Tom ciddi olarak dövüldü.

Tom isn't beaten yet.

Tom henüz yenilmedi.

Tom was badly beaten.

Tom kötü dövüldü.

Tom has been beaten.

Tom dövüldü.

Tom got beaten up.

Tom'a dayak atıldı.

I've never beaten Tom.

Ben hiç Tom'a vurmadım.

I got beaten up.

Ben dövüldüm.

Layla was beaten up.

Leyla dövüldü.

Layla was savagely beaten.

Leyla vahşice dövüldü.

Tom was brutally beaten.

- Tom vahşice dövüldü.
- Tom acımasızca dövüldü.

I've been beaten twice.

- İki kez dövüldüm.
- İki kez yenildim.

- Tom was badly beaten.
- Tom has been beaten up pretty badly.

Tom oldukça kötü şekilde dövüldü.

- Tom has been badly beaten.
- Tom was beaten to a pulp.

Tom kötü dövüldü.

He was beaten too easily.

O, çok kolay tenifi.

The army were scathingly beaten.

Ordu acımasızca yenildi.

Tom was beaten and robbed.

Tom dövüldü ve soyuldu.

Tom was badly beaten up.

Tom kötü şekilde dövüldü.

Tom had been severely beaten.

Tom ciddi olarak dövülmüştü.

I want Tom beaten up.

Tom'un pataklanmasını istiyorum.

They haven't beaten us yet.

Bizi henüz yenmediler.

How badly was Tom beaten?

Tom ne kadar kötü dövüldü?

Tom was beaten to death.

Tom ölümüne dövüldü.

I want them beaten up.

Onların pataklanmasını istiyorum.

I want him beaten up.

Onun pataklanmasını istiyorum.

I want her beaten up.

Onun pataklanmasını istiyorum.

Tom was beaten very badly.

Tom çok kötü yenildi.

You are beaten. Give up.

Sen yenildin. Vazgeç.

You've beaten me six times.

Sen beni altı kez yendin.

Fadil was beaten then strangled.

Fadil dövüldü ve sonrasında boğularak öldürüldü.

Layla was beaten to death.

Leyla ölümüne dövüldü.

Layla has been badly beaten.

Leyla kötü bir biçimde dövüldü.

Sami said he was beaten.

Sami dövüldüğünü söyledi.

I was beaten by Tom.

- Tom tarafından dövüldüm.
- Tom tarafından yenilgiye uğratıldım.

- I think Tom can be beaten.
- I think that Tom can be beaten.

Tom'un yenilebileceğini düşünüyorum.

You have been beaten. Give in!

Sen yenildin. Teslim ol!

Tom was beaten by his father.

Tom babası tarafından dövüldü.

Have you ever beaten your dog?

Hiç köpeğine vurdun mu?

We had beaten a football giant.

Bir futbol devini yenmiştik.

Tom was beaten black and blue.

Tom evire çevire dövüldü.

You want to get beaten up?

Dayak yemek ister misin?

Tom was half beaten to death.

Tom neredeyse ölümüne dövüldü.

Tom denied having beaten his girlfriend.

Tom kız arkadaşını dövdüğünü inkar etti.

Tom denied having beaten his children.

Tom çocuklarını dövdüğünü inkar etti.

Tom denied having beaten his wife.

Tom karısını dövdüğünü inkar etti.

We haven't beaten them all year.

Onları bütün yıl boyunca yenmedik.

You've already beaten me six times.

Beni zaten altı kere yendin.

Tom has beaten me three times.

- Tom üç kez beni dövdü.
- Tom beni üç kez yendi.

Layla got brutally beaten with sticks.

Leyla sopalarla acımasızca dövüldü.

Tom was beaten to a pulp.

Tom eşek sudan gelinceye kadar dayak yemiş.

Sami was violently beaten and beheaded.

Sami şiddetle dövüldü ve kafası kesildi.

I've never beaten Tom at chess.

Tom'u satrançta asla yenmedim.

Tom was brutally beaten to death.

- Tom acımasızca dövülerek öldürüldü.
- Tom vahşice dövülerek öldürülmüş.

Our woman is beaten for wearing shorts

Bizim kadınımız şort giydi diye dövülüyor

The gold was beaten into thin plates.

Altın ince plakalar halinde dövüldü.

My ears were ringing from being beaten.

Dövülmekten kulaklarım çınlıyordu.

Tom was badly beaten before being killed.

Tom öldürülmeden önce kötü bir biçimde dövüldü.

The one that gets beaten becomes disqualified.

Yenilen elenir.

Reality can be beaten with enough imagination.

Gerçeklik yeterince hayal gücü ile yenilebilir.

Tom was severely beaten by the police.

Tom, polis tarafından ağır biçimde dövüldü.

Dan was brutally beaten by the police.

Dan polis tarafından acımasızca dövüldü.

Dan was severely beaten by prison guards.

Dan cezaevi gardiyanları tarafından ciddi bir şekilde dövüldü.

He was being beaten when I arrived.

Ben vardığımda o yeniliyordu.

Tom has never beaten Mary at chess.

Tom satrançta asla Mary'yi yenmedi.

I don't mind being beaten by Tom.

Tom tarafından yenilmek umurumda değil.

He was beaten up by a gang.

O bir çete tarafından dövüldü.

She was beaten up by a gang.

Bir çete tarafından dövüldü.

I was beaten up by a gang.

Ben bir çete tarafından dövüldüm.

Tom was beaten up by a gang.

Tom bir çete tarafından dövüldü.

Layla looked like she had been beaten.

Leyla dövülmüş gibi görünüyordu.

I'm the one who got beaten up.

Dövülen kişi benim.

I like hot springs off the beaten track.

Sık gidilmeyen kaplıcaları severim.

My brother has never been beaten at tennis.

Erkek kardeşim teniste hiç yenilmedi.

Tom was the one who got beaten up.

Dayak yiyen kişi Tom'du.

Tom was often beaten by his alcoholic father.

Tom alkolik babası tarafından sık sık dövüldü.

Tom isn't the one who got beaten up.

Dayak yiyen kişi Tom değil.

She was beaten so badly her ears would bleed,

Öyle kötü dayak yiyordu ki kulaklarından kan geliyordu

Tom was beaten to death with a golf club.

Tom bir golf sopasıyla ölesiye dövüldü.

Why am I getting beaten up instead of him?

Neden onun yerine ben dövülürüm?

Tom was beaten to death with a tire iron.

Tom lastik bir demirle ölümüne dövüldü.

- I was beaten.
- I got beat.
- I was defeated.

Ben yenildim.

She had been strangled, she had been beaten to death

Boğazı sıkılmış ve ölene kadar dövülmüştü,

The victim had been beaten up and left for dead.

Kurban dövülmüş ve ölüme terk edilmiş.

Tom never cried, no matter how badly he was beaten.

Tom ne kadar kötü dövülürse dövülsün hiç ağlamadı.

I like hot springs that are off the beaten track.

Sapa kaplıcaları severim.

Layla told the police that she was beaten by Fadil.

Leyla, polise Fadıl tarafından dövüldüğünü söyledi.

Layla was beaten in the face and the chest area.

Leyla yüz ve göğüs bölgesinden dövüldü.

He is proud of never having been beaten in ping-pong.

O pinponda asla yenilmemekle gurur duyuyor.

Tom tearfully recalled how his father savagely had beaten his mother.

Tom gözyaşlarıyla babasının annesini nasıl vahşice dövdüğünü hatırladı.

Meiji was beaten by Keio by a score of three to five.

Meiji, beş üçlük bir skorla Keio'ya yenildi.

Tom was beaten by his father to the point of needing hospitalization.

- Tom babası tarafından hastanelik edilinceye kadar dövüldü.
- Tom babasından hastanelik oluncaya kadar dayak yemişti.

If a woman is beaten on the street, she is subjected to violence

Sokakta bir kadın dövülmekteyse şiddet görmekteyse

So in today’s video, we’re gonna talk about how Uruguay has beaten its neighbours

Bugünkü videoda Uruguay'ın komşularını nasıl yendiğini konuşacağız.

The ones beaten up with nicks and scratches, were flying farther than the new ones.

Çentikler ve çizikler ile dövülenler yenilerden daha uzağa uçuyorlardı.

Throwing himself into an attack, he lost control of the battle, and was badly beaten by Bernadotte’s

Kendini bir saldırıya atarak savaşın kontrolünü kaybetti ve Bernadotte'nin Kuzey Ordusu