Examples of using "Covered" in a sentence and their turkish translations:
Kar otobüsü kapladı.
Kulaklarımı kapattım.
Onu kaplattım.
O, arabayı örttü.
O, dövmeleriyle kaplıydı.
Aşırı soğuk, Avrupa'yı kapladı.
Tom gülümsemesini sakladı.
Tom ağzını kapattı.
Tom yüzünü kapattı.
Tom gözlerini kapattı.
Tom kulaklarını kapattı.
Sami geçici olarak Leyla'nın işine baktı.
Dağ, karla kaplıydı.
Sokaklar karla kaplıydı.
tamamen bu filmde işlendi
daha sonrasında ise üzerini özenle kapattılar
Kar şehri tamamen kapladı.
O, çürüklerle kaplıydı.
Onun kafası tamamen karışık.
Tom tere batmıştı.
Tom kanla kaplıydı.
Yüzün meni ile kaplı.
Sigortalı mısın?
Volkanik kül şehri kapladı.
Karanlık hala vadiyi kaplamış.
Yıldızlar gökyüzünü kapladı.
Tom morluklarla kaplıydı.
Bu konuyu daha önce işledik.
Derin kar her şeyi kapladı.
Her şey tozla kaplıdır.
O çamurla kaplıydı.
- Terle kaplıydı.
- Kan ter içindeydi.
Tom çamurla kaplıydı.
Kanla kaplıydılar.
Leyla kanla kaplıydı.
- Sami kanla kaplıydı.
- Sami kanla kaplandı.
Sami, Layla'nın hep arkasını kolladı.
Bunu daha önce konuştuğumuzu sanıyordum.
- Tom ve ben ikimiz de elimizle gözümüzü kapattık.
- Tom da ben de elimizle gözlerimizi kapattık.
Ve bütün elimi kapladı.
O, tamamen tozla kaplıydı.
Gökyüzü bulutlarla kaplı.
Tablo tozla kaplıydı.
Ürün sigortalıydı.
- Dağ kar ile kaplı.
- Dağ, kar ile kaplı.
Tepeler karla kaplıydı.
Merdiven çamurla kaplandı.
Bıçak kanla kaplıydı.
Onun odası tozla kaplıydı.
Dünya ormanlarla kaplıdır.
Onun elleri çamurla kaplıydı.
Saha karla kaplıydı.
Onun yüzü çamurla kaplıydı.
Oda tozla kaplıdır.
Günde yirmi mil kapladı.
Benim evim sigortalıdır.
Burada her şey tozla kaplı.
Onu kanlar içinde buldum.
Tom çamurla kaplı döndü.
Tom'un kafası bandajla sarılı.
Tom sümüklü yapışkan maddeyle kaplı.
Tom eve çamurla kaplı geldi.
Tom'un masası malzeme ile kaplı.
Kalın bir sis kırları kapladı.
Onun yüzü sivilceler ile kaplıdır.
- Zemin kanla kaplanmıştı.
- Yer kana bulandı.
Fuji Dağ'ı karla kaplıydı.
Kar şehri tamamen kapladı.
Onun yüzü kanla kaplıydı.
Üzerime bir battaniye örttü.
Üzerime bir battaniye örttü.
Tepe karla kaplanmıştı.
Ne kadar mesafe kapladık?
Bıçaklar pas ile kaplı.
Şehrimiz duman kaplıydı.
Duvar yazılarla kaplıydı.
Yer kar ile kaplıdır.
- Sıra tozla kaplı.
- Masa tozla kaplı.
Duvar, yazılarla kaplıdır.
Çatılar karla kaplıydı.
Zemin tozla kaplıydı.
Sokaklar karla kaplıydı.
Tom, Mary'yi bir battaniye ile örttü.
Ağaçlar karla kaplıydı.
Zemin karla kaplıydı.
Dan'in bıçağı kanla kaplıydı.
Mobilya toz kaplıydı.
Duvarlar kanla kaplı.
O dağ kar ile kaplıdır.
Dağ karla kaplıydı.
- Sokaklar karla kaplıdır.
- Caddeler karla kaplıdır.
Tom'un vücudu morluklarla kaplıydı.