Translation of "Encounters" in Turkish

Layla started having sexual encounters.

Leyla cinsel ilişki kurmaya başladı.

I have had hundreds of encounters.

Yüzlerce buluşma gerçekleştirdim.

Annoyed about their encounters with the police

onlar, polisle karşılaşmaktan rahatsızlar

Sami and Layla's encounters were limited to their workplace.

Sami ve Leyla'nın karşılaşmaları işyerleri ile sınırlıydı.

Of what it's like for the average person who encounters our courts.

ortalama bir insan için mahkemeye gitmenin nasıl olduğunu anlatayım.

The chemistry between Obama and Modi has been quite significant and their encounters have

Obama ve Modi arasındaki kimya oldukça önemliydi ve buluşmaları

A fierce bloody-static melee develops, unlike the usual mobile cavalry encounters of the time.

Zamanın normal mobil süvari çarpışmalarının aksine sert, kanlı bir yakın dövüş gerçekleşiyordu.