Examples of using "Exhilarating" in a sentence and their turkish translations:
Bu neşelendirici.
Bu, neşelendirici.
O neşelendiriciydi.
Bugün canlandırıcıydı.
O, çok neşelendiriciydi.
Tom deneyimi neşelendirici buldu.
O canlandırıcı bir yürüyüş yaptı.
Kahvaltıdan önce yürüyüş canlandırır.
Nehir kenarı boyunca canlandırıcı bir yürüyüş yaptı.
Tom gölün etrafında neşelendirici bir yürüyüş yaptı.