Examples of using "Freely" in a sentence and their turkish translations:
Özgür biçimde sor.
Lütfen serbestçe al.
Her biri özgürce karar verebilir.
Pis su borusu iyi çalışıyor.
Sorunu özgürce tartıştık.
Özgürce konuşabilirsin, Tom.
O, fikrini özgürce konuştu.
Artık özgürce hareket edebilirim.
O parasını her zaman özgürce harcıyor.
Bu parayı özgürce harcayabilirsin.
Sen burada özgürce konuşabilirsin.
Ben bu odayı özgürce kullanabilir miyim?
oditoryumda özgürce uçan bir kartal
Bütün kinleri unut ve özgürce yaşamaya başla.
Köpeğimin özgürce koşmasına izin verdim.
Onlar onun özgürce konuşma hakkını destekledi.
Geyik parkın içinde özgürce dolaştı.
Sami cezaevinde rahatça dolaşabilirdi.
Japonya'da hükümeti özgürce eleştirebiliriz.
Biz; özgürce kullanıbilen, İngilizce-Japonca iki dilli bir külliyat oluşturduk.
Özgürce konuşabilirsem , bu reklam korkunçtur.
Raftaki ilaçlar serbestçe satılabilir.
Sığırlarının serbestçe başıboş gezinmelerine izin vermemeleri teşvik edildi.
- Kaybedecek bir şöhretin yoksa,özgür bir şekilde yaşarsın.
- Kaybedecek bir itibarın yoksa; özgürce yaşarsın.
Mary Tom'un parasını biraz özgürce harcadığını söylüyor.
Kendi cinsinden birini sevdiği için el ele özgürce sokaklarda yürüyemediği hâlde
Bu, başka her şeyden daha fazla, insanların özgürce ve mertçe yaşamasını engelleyen mülk ile ilgili kaygıdır.
Bazı insanlar kutup ayılarının Norveç sokaklarında özgürce dolaştığına inanıyor. Neyse ki, bu sadece saçmalık.
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir.
Serbest çalışmanın avantajı zamanını özgürce bölebilmendir. Dezavantajı ise gerçekten gün boyunca çalışmak zorunda olmandır.
Yine de bugünlerde hesap makineleri okul sınavlarında özgürce kullanılabilmektedir ve şu anda birçok okulda matematik sınavı sırasında duyulan tek ses çocukların hesap makinelerine hafifçe vurmalarıdır.