Translation of "Girlfriend's" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Girlfriend's" in a sentence and their turkish translations:

- What is Tom's girlfriend's name?
- What's Tom's girlfriend's name?

Tom'un kız arkadaşının adı ne?

What's your girlfriend's name?

Kız arkadaşının adı ne?

Tom's girlfriend's name is Mary.

- Tom'un kız arkadaşının adı Mary.
- Tom'un kız arkadaşının adı Mary'dir.

My girlfriend's name is Mary.

Kız arkadaşımın adı Mary'dir.

My girlfriend's daughters have joined Facebook.

Benim kız arkadaşımın kızları Facebook'a katıldı.

Do you know Tom's girlfriend's name?

Tom'un kız arkadaşının adını biliyor musun?

I can't find my girlfriend's clitoris.

Kız arkadaşımın klitorisini bulamıyorum.

Tom was driving his girlfriend's car.

Tom kız arkadaşının arabasını kullanıyordu.

I don't remember Tom's girlfriend's name.

Tom'un kız arkadaşının adını hatırlamıyorum.

Tom wouldn't tell me his girlfriend's name.

Tom bana kız arkadaşının adını söylemedi.

You never told me your girlfriend's name.

Kız arkadaşının adını bana hiç söylemedin?

Sami has been stealing his girlfriend's money.

Sami kız arkadaşının parasını çalıyor.

A gentleman would pay for his girlfriend's lunch.

Bir centilmen, kız arkadaşının öğle yemeğini öderdi.

Tom threw his girlfriend's clothes in the fire.

Tom kız arkadaşının giysilerini ateşe attı.

I think you know what Tom's girlfriend's name is.

Bence Tom'un kız arkadaşının isminin ne olduğunu biliyorsun.

Tom got his girlfriend's name tattooed on his arm.

Tom kız arkadaşının adını koluna dövme yaptırdı.

I had a nice long chat with my girlfriend's father.

Kız arkadaşımın babasıyla uzun güzel bir sohbet ettim.

Tom has his ex-girlfriend's name tattooed on his arm.

Tom'un eski kız arkadaşının adını koluna dövme olarak yaptırdı.

My ex girlfriend's ex just called me out of the blue.

Eski kız arkadaşım az önce apansız beni aradı.

Tom asked his girlfriend's father for permission to marry his daughter.

Tom, kızıyla evlenmek için kız arkadaşının babasından izin istedi.

"Tatoeba is not a Japanese girl name." "Then, it's your Japanese girlfriend's nickname."

"Tatoeba bir Japon kız adı değil." "Öyleyse o senin Japon kız arkadaşının lakabı."

Tom got his girlfriend's name tattooed on his arm, but then she left him.

Tom kız arkadaşının adını koluna dövme yaptırdı fakat sonra o onu terk etti.