Translation of "Oneself" in Turkish

0.319 sec.

Examples of using "Oneself" in a sentence and their turkish translations:

It's very difficult to know oneself.

Kendini bilmek çok zordur.

One cannot defend oneself against stupidity.

Biri kendini aptallığa karşı savunamaz.

It is difficult to know oneself.

Kendini tanımak zordur.

To talk about oneself a great deal can also be a means of concealing oneself.

Birinin kendisi hakkında çok konuşması, saklanmanın bir çeşidi de olabilir.

One ought to be true to oneself.

İnsan kendine karşı dürüst olmalı.

One should do one's homework by oneself.

Biri en ödevini kendi başına yapmalı.

There is no better friend or parent than oneself.

Kendinden daha iyi bir arkadaş veya ebeveyn yoktur.

This is the love that esteems others better than oneself.

Bu başkalarını kendinden daha iyi değer veren sevgidir.

It is difficult to adapt oneself to sudden changes of temperature.

Kendini sıcaklığın ani değişimlerine göre ayarlamak zordur.

To have doubts about oneself is the first sign of intelligence.

Kendin hakkında şüphelere sahip olmak zekanın ilk işaretidir.

Nowadays it's not possible to protect oneself against weapons of mass destruction.

"Günümüzde kendini kitle imha silahlarına karşı korumak mümkün değildir."

- One should wash oneself.
- People should wash themselves.
- People should wash their bodies.

İnsanlar yıkanmalıdırlar.

The most valuable skill one can acquire is the ability to think for oneself.

Bir kişinin kazanabileceği en değerli beceri, kendini düşünebilme yeteneğidir.

It's really difficult to survive in a big city like Tokyo without endebting oneself.

Borca girmeden Tokyo gibi büyük bir şehirde ayakta kalmak zor.

The freedom to love means to love others; to love power is to love oneself.

Sevme özgürlüğü, başkalarını sevmek demektir; gücü sevmek kendini sevmektir.

- We should tell children how to protect themselves.
- We should tell the children how to defend oneself.

Çocuklara kendilerini nasıl koruyacaklarını anlatmalıyız.

There is a vast difference between being able to make oneself understood in English and mastering the English language perfectly.

Kendini İngilizce olarak ifade edebilmek ve İngiliz dilini mükemmel şekilde öğrenmek arasında çok büyük bir fark var.

It is more difficult to defend oneself than to defend someone else. Those who doubt it may look at lawyers.

Kendini savunmak başka birini savunmaktan daha zordur. Şüphe edenler avukatlarına bakabilirler.