Translation of "Pre" in Turkish

What's your pre-tax income?

Senin vergi öncesi gelirin nedir?

The pre-Islamic Arabs were nomads.

İslam öncesi Araplar göçebeydiler.

And Lilah is now in pre-K.

Lilah şimdi anaokulunda.

He bought the pre-cut pork loin.

O önceden kesilmiş domuz filetosu aldı.

To return to the person I'd been pre-diagnosis,

beklemeyi bıraktığım anda,

Some visas also require travelers to pre-book flights

Ayrıca bazı vizeler, yolcuların eve dönmek istediklerini kanıtlamaları için

Below two degrees Celsius compared to pre-industrial values. However,

. Bununla birlikte, Amerika Birleşik Devletleri gibi birçok ülke yükümlülüklerinden vazgeçti ve

Nitros, compared to the pre-industrial era. Countries are sinking.

için yüzde yirmi üç . Ülkeler batıyor. Küresel ısınma nedeniyle her geçen gün artan sıcaklıklar

It's hard to describe these pre-verbal powers of the mind.

zihnin bu dil-öncesi güçlerini tanımlamak zor.

Mary doesn't make pie crust. She usually buys it pre-made.

Mary pasta hamuru yapmaz, o genellikle hazır-yapılmış alır.

So, we call this stage in archeology the pre-pottery Neolithic culture,

Arkeolojide bu zamanı Çömlek Öncesi Neolitik kültür olarak adlandırıyoruz,

Almost every home has access to plumbing, electricity, and pre-school education.

Neredeyse her ev tesisata, elektriğe ve okul öncesi eğitime kavuştu.

- Do you sell second-hand computers?
- Do you sell pre-owned computers?

İkinci el bilgisayar satıyor musunuz?

Pre-cooked food manufacturers give the consumer the impression that they themselves prepare the food.

Pişirilmiş gıda üreticileri tüketiciye yemeği kendileri hazırlıyor izlenimini vermektedir.

Impossible to maintain a large army in one area for long, proposing instead a pre-emptive

tek bir bölgede büyük bir ordu tutmanın mümkün olmayacağını anladı ve bunun yerine

I think they have now found six of them, all through the Viking and pre-Viking era.

Galiba altı tanesini Viking ve Viking öncesi dönemde bulmuşlar.