Examples of using "Receives" in a sentence and their turkish translations:
O, anahtarları alır.
O, öğrenci kredileri için sübvanse aldı.
O, yüksek bir maaş alır.
O çok sayıda ziyaretçi alır.
Politikacı çarşamba günleri kabul ediyor.
Tom yüksek bir maaş alır.
Tom çok yüksek bir maaş alıyor.
Almanya ABD'den para alır.
Sineğe nektar hediye ediliyor.
Bilin bakalım hangi ülke en çok yardımı alıyor!
Mary her 3 ayda bir Botox enjeksiyonları alır.
Tom günde 50'den fazla e-posta alır.
O, misafirleri kabul şekli hakkında dikkatlidir.
program toplantıya girmeden önce sizden onay alıyor
ama yinede hiçbir yardım ve destek elde edemez
Bir politikacı her zaman aldığı paranın hesabını verebilmeli.
Çünkü ortalama biri günde 112 e-posta alır ve gönderir
3. aday oy almıyor. Toplamda yedi oy da burada verildi.
Doktor, hastalarını öğleden sonra saat üç ve beş arasında kabul ediyor.
B partisinin adayı iki oy alıyor. C seçmen grubundan adaya bir oy daha gidiyor
"Avustralya" kelimesinde hangi hece vurgu alır?
Demek ki neymiş,Google bize en doğru bilgiyi değil,sadece karşılığında para aldığı bilgiyi
Tom her hafta eşinden belirli bir miktar cep harçlığı alır. Haftanın sonunda artan parayı kumbarasına koyar.