Translation of "Revive" in Turkish

Japan tried to revive itself.

Japonya kendini diriltmeye çalıştı.

Tom tried to revive Mary.

Tom Mary'yi canlandırmaya çalıştı.

Sami tried to revive Layla.

- Sami, Leyla'yı canlandırmaya çalıştı.
- Sami, Leyla'yı diriltmeye çalıştı.

The rain will revive this tree.

Yağmur bu ağacı canlandıracak.

The plants will revive after a good rain.

Bitkiler iyi bir yağmurdan sonra canlanacak.

Tom's heart stopped, but doctors managed to revive him.

Tom'un kalbi durdu ama doktorlar onu hayata döndürmeyi başardı.

Dan's heart stopped but doctors managed to revive him.

Dan'in kalbi durdu ama doktorlar onu canlandırmayı başardılar.

Tom's heart stopped, but the doctors managed to revive him.

Tom'un kalbi durdu ama doktorlar onu hayata döndürmeyi başardı.

I think to move forward, we would need to revive that proposal,

Bence ilerlemek için bu öneriyi canlandırmamız gerekecek,

Even if only one Russian hamlet were to remain, Russia would revive.

Sadece bir Rus köyü kalsa bile, o zaman bile Rusya yeniden dirilecektir.

You'll never be able to revive someone who is only pretending to be dead.

Sadece ölü takliti yapan birini asla canlandıramazsın.