Examples of using "Separating" in a sentence and their turkish translations:
- İngilizce iki ülkeyi birbirinden ayıran bir dildir.
- İngilizce iki ulusu ayıran bir dildir.
Ama biliyoruz ki hükûmet hâlâ çocukları ailelerinden ayırıyor
Kadınlar ve erkekler için ayrı satranç şampiyonası düzenlenmesinin nedeni ne?
itmiştir. Mahran, ikiyüz yirmi evlilik sözleşmesinin Mısır'da son zamanlarda yapılan bir deney
, deniz seviyesinden ikisini ayıran dört metre yükseklikte dünyanın en alçak adası
Kimin iyi olduğunu ve kimin olmadığını biz kendimiz bildiğimizde politika neden bizi ayırıyor?