Examples of using "Spouse" in a sentence and their turkish translations:
Bir insan eşine saygı göstermeli.
Onun eşi bir Alman.
Eşini genelliyor mu?" dedik.
O iyi ve sadık bir eş.
Tom ve eşi kimyayı sever.
veya sevgilinle ya da eşinle yapmıştın.
Eşiniz sizinle birlikte kiliseye katılır mı?
Eşleri onaylamadığı sürece kararları geçersiz sayılıyor
Eşim ve ben çiftçiyi ziyaret ediyorduk.
Sen ve eşin birlikte vakit geçirmeniz gerekir.
- Meri benim eşim.
- Meri benim karım.
Dul kocası ölmüş bir kadındır.
Arabanın mülkiyetini eşime transfer ettim.
Eşinizle birlikte ne kadar zaman harcarsınız?
Onun karısı Japon.
Eşinizin sizinle yeterince vakit geçirdiğini düşünüyor musunuz?
Eğer içiyorsan, belki eşin seni eve götürebilir.
Herkesin önünde birinin eşini öpmek bazı ülkelerde normal bir davranış olarak düşünülmektedir.
Onun karısı bir Japon kadın.
Hem siz hem de eşiniz geliyorsa, lütfen bana bildirin.
Eşiniz yapmaktan hoşlanmadığınız neyi yapmaktan hoşlanıyor?
Eğer eşiniz bir vatandaş ise uzun süreli bir vize almak daha kolay olabilir.
Tom ve eşi kimyayı sever.
Eşiniz bir politikacı ise, öyleyse muhtemelen sizin adınız da zaman zaman gazetede görünecektir.