Examples of using "Teens" in a sentence and their turkish translations:
O, onlu yaşlarında evlendi.
Tom hâlâ gençlik çağlarında.
Kızım ergenlik çağının sonlarındadır.
Kız kardeşim onlu yaşlarında evlendi.
Leyla'nın sorunları onlu yaşlarının ortasında başladı.
o zaman neden ergenler daha gelişmiş bir beyne
Küçük kız kardeşim gençken evlendi.
Tom gençliğinin son zamanlarında Boston'a taşındı.
Tom geç gençliğinde Avustralya'ya taşındı.
Tom, Mary daha gencecik bir kızken öldü.
Gençler düşünmeden davranırlar ve yeni şeyler denemeyi severler.
Birçok genç, bu cihazların su buharı ürettiğini
13 ila 18 yaş arasındaki ergenlerin çocuk ve yetişkinlere göre
Mary onlu yaşların sonlarına doğru USA'e gitti.
O bir şirket kurduğunda hâlâ yeni yetmelik dönemindeydi.
Tom'la ilk tanıştığımda ergenlik yıllarımın başlarındaydım.
O gençken nehri yüzerek geçebiliyordu.
Üstelik dünyadaki tüm ergenler aynı düzeyde risk almazlar.
Ergenler birçok aptalca iş yapar.
Ergenler birçok ahmakça şeyler yaparlar.
Ergenlik yıllarımın başlangıcında her zaman ebeveynlerimle aram iyi değildi.
Onlu yaşlarındayken ebeveynlerinin seninle birlikte yeterli zaman harcadıklarını düşünüyor musun?
Herhangi bir ülkedeki suçun büyük kısmı 10' lu 20' li yaşlardaki genç erkekler tarafından işlenmektedir.
Tom ve Mary gençken evlendiler.