Examples of using "Arrivait" in a sentence and their turkish translations:
Ama bir türlü başaramıyordu.
O her zaman çok erken geldi.
Ancak bana her şeyin normal olmadığını gösteren
Uçak tam olarak dokuzda vardı.
Ona bir şey olursa ne olacak.
başına gelmeyen kalmadı bir düşünsenize şimdi
Su dizlerime kadar geldi.
Her şey çok hızlı oluyordu.
Bundan eminim çünkü öncesinde bu hep böyle oldu.
Babamın, Rudy'nin babasını kurtarması için biraz geç olsa da
Tom tetiği çekmek istedi ama çekemedi.
O her zaman fazla erken geldi.
Bir kız rüzgârda akan saçlarıyla koşarak geldi.
O neredeyse ayak bileklerine kadar uzanan uzun bir siyah ceket giyiyordu.
yüksek morfinden kafam iyi halde daha sonra ne olacağını düşünüyordum.
Sana bir şey olsa, ben ne yaparım?
Ne olduğuna dair hiçbir fikrim yoktu.
Ne olduğunu fark ettim.