Examples of using "Californie" in a sentence and their turkish translations:
Kaliforni'yayı seviyorum.
Kaliforniya sıkıcı.
O, Kaliforniya'lıdır.
Onu Kaliforniya'ya gönderiyorum.
Onlar Kaliforniya'da portakallar yetiştirirler.
giden birini düşünelim.
ama bütün boş vaktimi güneşin altında
Karısı Kaliforniyalıdır.
Sonunda, Kaliforniya'ya vardık.
- Kaliforniya, meyvesi ile ünlüdür.
- Kaliforniya, meyvesiyle ünlüdür.
Japonya Kaliforniya'dan portakal ithal eder.
Tarım Kaliforniya'da önemli bir sanayidir.
Kaliforniya ve Nevada birbirine sınır komşusudur.
Altın Kaliforniya'da keşfedildi.
Kaliforniya'da Yosemite Park'taki El Capitan kayalığı
O, on yıl boyunca Kaliforniya'da olduğunu söyledi.
Bir çift rastlantı sonucu Kaliforniya'da 1400 tane altın sikke buldu.
- Bir haftadır kırıp geçiren Doğu Kaliforniya'daki yangın, genişlemeye devam ediyor.
- Bir haftadır kırıp geçiren Doğu Kaliforniya'daki yangın, yayılmaya devam ediyor.
Japonya dört büyük ada ve 3.000'in üzerinde küçük adadan oluşur ve alan olarak hemen hemen Kaliforniya'ya eşittir.