Examples of using "Envisageait" in a sentence and their turkish translations:
Dan boşanmayı düşünüyordu.
O bir ev satın alma olasılığına bakıyordu.
Tom, Mary'nin kiminle evlenmeyi planladığını bilmiyordu.
Soult daha sonra güneye yürüdü ve kendisini Portekiz kralı olarak taçlandırmayı