Examples of using "Invisible" in a sentence and their turkish translations:
Hava görünmezdir.
Bu görünmez olacak.
Sessiz, öldürücü ve görünmez.
Ancak bunların çoğu bizlerin görebildiği olaylar değil.
Ancak bunların büyük bölümü çoğunlukla bize görünmezdir.
- Ay, bulutların arkasında görünmez.
- Ay, bulutların arkasında gözükmez.
Bu ürkünç ışık, insan gözüyle görülmüyor.
Doğuştan öfkeli, binlerce leşi olan, neredeyse görünmez, ufak bir gulyabani.
Maymunların algılamadığı kızılötesi ışık tünedikleri yerleri ortaya çıkarıyor.
Sen gazı göremezsin; görünülmezdir.
Ben de kendimi yokmuşum gibi göstermeye çalıştım.
Tüm Dünya'da aynı sorun var. Gözle görünmeyen küçücük virüs sonumuzu hazırlıyor.
"Online olduğunu görmedim ki" "Evet, görünmez modundaydım.'