Examples of using "Papillon" in a sentence and their turkish translations:
Kelebek uçtu.
Oh, bir kelebek!
Kelebek bozulmuştu.
Bir tırtıl kelebek olmaktadır.
Güzel bir kelebek yakaladım.
Sen güzel bir kelebeksin.
Kelebek çok hoş bir sözcük.
Bu tırtıl harika bir kelebeğe dönüşecek.
Bir kelebek olgun bir tırtıldır.
Bir kelebek ne kadar yaşar?
Ah, bir kelebek var!
"Kelebek gibi uçar, arı gibi sokarım."
O her gün papyon takıyor.
Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.
Atlas güvesi, dünyada türünün en büyüğüdür.
Güve, hiç değilse amacını gerçekleştirdi.
Bir kelebeğin ömrü kısadır.
Bir an bekle.
Bir zamanlar Zhuangzi, rüyasında bir kelebek olduğunu gördü ama uyandığında bir kelebek olduğunu gören Zhuangzi mi yoksa şu anda Zhuangzi olduğunu gören bir kelebek mi olduğuna emin olamadı.
Kelebeklerin ömrü üç gündür.
Bir yarasa gökyüzünde bir kelebek gibi uçuyor.
Birçok güve, yetişkin olarak sadece birkaç gün yaşar.