Translation of "Vieillesse" in Turkish

J'économise pour ma vieillesse.

Yaşlılık için para biriktiriyorum.

J'aimerais mourir de vieillesse.

Ben yaşlılıktan ölmek istiyorum.

La vieillesse est impitoyable.

İleri yaş acımasızdır.

Il est mort de vieillesse ou alors il s'est blessé.

Ya yaşlılıktan ya da yaralandığı için ölmüştür.

Tout le monde pense qu'il a prévu pour sa vieillesse.

Herkes onların yaşlılıkları için hazırlandıklarına inanıyor.

Il est mort de vieillesse il y a deux ans.

İki yıl önce yaşlılıktan öldü.