Examples of using "Ausweg" in a sentence and their turkish translations:
Çalışacak hiçbir yer yok.
Hiçbir çıkış yolu yok.
Tom bir çıkış yolu görmedi.
Tek bir çıkış yolu görmüyorum!
- Buradan dışarıya sadece bir yol var.
- Buradan tek bir çıkış yolu var.
Ben bir çıkış yolunu buldum.
Kolay bir çıkış yolu yok.
Buradan çıkış yolu yok.
- Tek çıkış yolu ölüm mü?
- Ölüm müdür tek çıkar yol?
- Ölüm tek çıkar yol mu?
Onun için kaçış yok.
İntiharı tek çıkış yolu olarak gördü.
Şiddete başvurmayın.
Başka bir çıkış yolu olmalı.
Başka bir çıkış yolu olduğuna eminim.
Bu sorundan bir çıkış yolu bulmam gerek.
Bunun dışında bir yol göremiyorum.
Kendimi geri dönüşü olmadan aşağıda bulmak istemem.
O, son çare olarak ilaca güvendi.
Bu durumla ilgili başka bir bir yol bulmamız gerekiyor.
Bir çıkar yol bulmam lâzım.
- Kendimi sıkıntı içinde bulduğumda o konuda bir çıkış yolu bulmaya çalışırım.
- Kendimi sıkıntı içinde bulduğumda o konudan kurtulmak için bir çıkış yolu bulmaya çalışırım.