Translation of "Blinden" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Blinden" in a sentence and their turkish translations:

Blindenhunde helfen Blinden.

Rehber köpekler görme özürlü insanlara yardım ederler.

- Die Blinden gingen langsam.
- Die blinden Männer gingen langsam.

Kör adam yavaşça yürüdü.

- Ich kenne keine Blinden.
- Ich kenne keine blinden Männer.

Hiç kör adam tanımıyorum.

Die Besatzung fand einen blinden Passagier.

Mürettebat bir kaçak yolcu buldular.

Im Land der Blinden ist der Einäugige König.

- Körler diyarında, tek gözlü adam kraldır.
- Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler.

Der Gehörsinn eines Blinden ist oft sehr fein.

Kör bir insanın işitme duyusu genellikle çok keskindir.

Schwarze Augengläser verdecken die Augen meines blinden Kollegen.

Siyah gözlükler kör meslektaşımın gözlerini örter.

Es ist grausam, sich über einen Blinden lustig zu machen.

Kör bir insanla alay etmek acımasızcadır.

Zeige einem Blinden, der in der Dunkelheit geht, keine Fackel.

Karanlıkta yürüyen kör bir adama el feneri tutma.

Nehmen Sie niemals einen Blinden am Arm, sondern lassen Sie ihn Ihren nehmen.

Asla kör bir adamın kolunu tutmayınız. O sizinkini tutsun.