Translation of "Dorfe" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Dorfe" in a sentence and their turkish translations:

Alle im Dorfe nannten sie Grünkäppchen.

Köydeki herkes ona Yeşil Başlıklı Kız diyordu.

Der Wagen ist in irgendeinem abgelegenen Dorfe liegengeblieben.

Araba uzak bir köyde bozuldu.

- Im Dorf kannte ihn jeder.
- Jeder im Dorfe kannte ihn.

Köydeki herkes onu tanırdı.

Die meisten der in diesem gottverlassenen Dorfe lebenden Bauern können weder lesen noch schreiben.

- Bu kahrolası köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.
- Bu kasvetli köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.

Tom war so alt, dass selbst die Ältesten im Dorfe ihn nur als alten Mann kannten.

Tom o kadar yaşlıydı ki, köydeki en yaşlılar bile onu yalnızca yaşlı bir adam olarak tanıyordu.

- In diesem gottverlassenen Dorf sind die meisten Bauern Analphabeten.
- Die meisten der in diesem gottverlassenen Dorfe lebenden Bauern können weder lesen noch schreiben.

- Bu kahrolası köyde yaşayan köylülerin çoğu cahildir.
- Bu kasvetli köyde yaşayan köylülerin çoğu cahildir.