Examples of using "Dorfe" in a sentence and their turkish translations:
Köydeki herkes ona Yeşil Başlıklı Kız diyordu.
Araba uzak bir köyde bozuldu.
Köydeki herkes onu tanırdı.
- Bu kahrolası köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.
- Bu kasvetli köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.
Tom o kadar yaşlıydı ki, köydeki en yaşlılar bile onu yalnızca yaşlı bir adam olarak tanıyordu.
- Bu kahrolası köyde yaşayan köylülerin çoğu cahildir.
- Bu kasvetli köyde yaşayan köylülerin çoğu cahildir.