Examples of using "Gesetzt" in a sentence and their turkish translations:
Sen önceliklerini geriye doğru aldın.
O anestezi altına girmiştir.
Biz onu durdurduk.
Termostatı tamir ettin mi?
bu teknolojinin potansiyeli üzerine büyük bahis yaptılar
Steve Jobs'da kendine bir çevre belirledi
Makineyi çalıştırdım.
Zincirleme bir reaksiyon başladı.
Tom herkesin oturmasını bekledi.
Belki Tom çok fazla denedi.
- Tom bütün işlerini riske attı.
- Tom bütün yumurtalarını bir sepete koydu.
- Tom her şeyini riske attı.
Kapının önüne koyuldun.
Ben bu web sayfasını yer imi olarak ekledim.
Tom'la John'un arasına oturdum.
Bu söylentiyi kim başlattı?
Ebeveynim beni kapının önüne koydu.
Kim yatağıma bir kurbağa koydu?
Bugün evin dışına ayak basmadım.
Oturur oturmaz o bize kahve getirdi.
Niçin polis bize bildirmedi?
Neden bu konudan hemen haberdar edilmedi?
O oturur oturmaz, telefonu aldı.
Büyükbabam yaşlandığı için emekli oldu.
Benim yanımda kimin oturduğuna inanmayacaksın.
Mary Kate hakkında ahlaksız söylentiler yaydı.
Bu yolda devam edemezsin. Onarım altında.
Tom seninle iletişime geçti mi?
Evi tamire ihtiyacı var.
"Tom'un yanına oturdum." "Sana inanmıyorum."
O söylentiyi kimin başlattığını bilmiyorum.
Onlar beni kaçırdılar, uyuşturdular ve sonra beynimi yıkadılar.
Keşke bu eve adım atmasaydım!
Mary Kate'in ebeveynleri hakkında yanlış söylentiler yaydı.
Tom'un oynadığı at sonuncu oldu.
O, beni kapının önüne koydu.
Öğretmenin önünde oturan kız öğrenci Almanyalıdır.
Tom Mary'nin oturmasını bekledi ve sonra onun yanına oturdu.
Ailem beni evden kovdu.
Fırlatıldığında, kapsül daha güvenli bir oksijen-nitrojen karışımı ile basınçlandırıldı.
Onun yanına oturdu.
Gelişim hakkında onu bilgilendirdim.
İsmini listeye ekledim.
Tom'la temasa geçtin mi?
Kimse bana söylemedi.
Tom öğretmen masasına oturdu ve o, sınıfa girdiği zaman kimya öğretmenini taklit ediyordu.
Tom geçen gün benimle temasa geçti, bir yardım konseri için gitar çalıp çalamıyacağımı sordu.
Onu kovdum.
Tom'a Mary'den bahsettin mi?
Öğretmen sandalyeye oturdu.
En son ne zaman bir bisiklet sürdün?
- Tom'a üç hafta daha Boston'da kalmayı planladığımı daha önce söyledim.
- Tom'a üç hafta daha Boston'da kalmayı planladığımı önceden söyledim.