Translation of "Osaka" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Osaka" in a sentence and their turkish translations:

- Er wurde in Osaka geboren.
- Er ist in Osaka geboren.

O Osaka'da doğdu.

Es schneite in Osaka.

Osaka'da kar yağdı.

Er lebt in Osaka.

O, Osaka'da yaşıyor.

Ich bleibe in Osaka.

Osaka'da kalıyorum.

Ich wohne in Osaka.

Osaka'da yaşıyorum.

- Wann ist er aus Osaka zurückgekehrt?
- Wann kehrte er aus Osaka zurück?

O, Osaka'dan ne zaman döndü?

Osaka ist größer als Kyoto.

Osaka, Kyoto'dan daha büyüktür..

Ich wurde in Osaka geboren.

Osaka'da doğdum.

Nagoya liegt zwischen Tokyo und Osaka.

Nagoya Tokyo ve Osaka arasındadır.

Wir kamen vorgestern in Osaka an.

Evvelsi gün biz Osaka'ya vardık.

Wann ist er aus Osaka zurückgekommen?

Osaka'dan ne zaman geri döndü?

Yumi reist übermorgen nach Osaka ab.

Öbür gün Yumi Osaka'ya hareket ediyor.

Ich wurde 1977 in Osaka geboren.

- 1977 yılında Osaka'da doğdum.
- 1977'de Osaka'da doğdum.

Osaka ist die zweitgrößte Stadt Japans.

Osaka, Japonya'nın ikinci en büyük şehridir.

Ich habe eine Rückfahrkarte nach Osaka.

Osaka'ya bir gidiş dönüş biletim var.

Diese Straße verbindet Tokio und Osaka.

Bu yol Tokyo'yu Osaka'yla bağlar.

Ich fahre zum Bahnhof von Osaka.

Osaka istasyonuna gidiyorum.

Kyoto ist nicht so groß wie Osaka.

- Kyoto Osaka kadar büyük değildir.
- Kyoto, Osaka kadar büyük değildir.

Die Straße verläuft von Tokio nach Osaka.

Yol Tokyo ve Osaka arası çalışır.

Der letzte Flug nach Osaka wurde annulliert.

Osaka'ya son uçak iptal edildi.

Nächstes Jahr werde ich in Osaka arbeiten.

Gelecek yıl Osaka'da çalışacağım.

Ich bin nachts am Bahnhof Osaka angekommen.

Gece Osaka istasyonuna vardım.

Sie sind Anfang Mai in Osaka angekommen.

Mayıs ayının başında Osaka'ya vardılar.

Wir leben seit sechs Jahren in Osaka.

Altı yıldır Osaka'da yaşıyoruz.

Wie lange wohnst du schon in Osaka?

Ne kadar süredir Osaka'da yaşıyorsun?

Dieser Zug fährt zwischen Tokio und Osaka.

- Bu tren Tokyo ve Osaka arasında çalışır.
- Bu tren Tokyo ile Osaka arasında işler.

- Er lebt in einer Kleinstadt nahe Osaka.
- Er wohnt in einer kleinen Stadt in der Nähe von Osaka.

Osaka yakınında küçük bir şehirde yaşıyor.

- Sag mir bitte Bescheid, wann du nach Osaka kommst.
- Lass mich bitte wissen, wann du nach Osaka kommst.

Lütfen Osaka'ya geleceğin zaman bana haber ver.

Er lebt in einer kleinen Stadt bei Osaka.

Osaka yakınındaki küçük bir kentte yaşıyor.

Wie weit ist es von Osaka nach Tokio?

Kyoto Osaka'dan ne kadar uzaklıktadır?

Der Zug kam am Bahnhof von Osaka an.

Tren Osaka istasyonuna vardı.

Dieses ist das beste Kuschikatsu-Restaurant in Osaka.

Burası Osaka'daki en iyi kuşikatsu restoranı.

Ich habe eine Tante, die in Osaka lebt.

- Osaka'da yaşayan bir teyzem var.
- Osaka'da yaşayan bir halam var.

Mein Vater ist letzte Woche aus Osaka zurückgekommen.

Babam geçen hafta Osaka'dan döndü.

Wir sind am 2. April nach Osaka zurückgekehrt.

2 Nisan'da Osaka'ya döndük.

Osaka ist das Zentrum des Handels in Japan.

Osaka, Japonya'daki ticaret merkezidir.

Der Flughafen befindet sich in der Bucht von Osaka.

Havaalanı Osaka Bay'dadır.

Mein Onkel, der in Osaka lebt, besuchte uns gestern.

Osaka'da yaşayan amcam/dayım dün bizi ziyaret etti.

Diese Kamera ist unerlässlich, wenn ich nach Osaka fahre.

Osaka'ya olan gezim için gerçekten bu kameraya ihtiyacım var

Morgen machen wir einen Ausflug zur Burg von Osaka.

Yarın Osaka Kalesi'ne bir okul gezisine gidiyoruz.

Er reiste mit dem Flugzeug von Tokyo nach Osaka.

O, uçakla Tokyo'dan Osaka'ya gitti.

Ich bin am 5. März 1977 in Osaka geboren.

5 Mart 1977'de Osaka'da doğdum.

Er reiste von Tokio nach Osaka mit dem Flugzeug.

Uçakla Tokyo'dan Osaka'ya gitti.

Es ist schwer, den Dialekt von Osaka zu verstehen.

Osaka lehçesini anlamak zordur.

Nach seinem Akzent zu urteilen muss er aus Osaka kommen.

Aksanına bakılırsa, o Osaka'lı olmalı.

Die Bevölkerung von Osaka ist größer als diejenige von Kyoto.

Osaka'nın nüfusu Kyoto'nunkinden daha büyüktür.

Ich wurde in Osaka geboren, bin aber in Tokyo aufgewachsen.

Osaka'da doğdum ama Tokyo'da büyüdüm.

- Mein Großvater kommt aus Osaka.
- Mein Großvater kommt aus Ōsaka.

Büyükbabam Osaka'lıdır.

Dieses Flugzeug fliegt auf der Strecke zwischen Osaka und Hakodate.

Bu uçak Osaka ve Hakodate arası uçar.

Er entschied sich in Tokio und nicht in Osaka zu wohnen.

Osaka yerine Tokyo'da yaşamayı seçti.

Er gab mir als Abschiedsgeschenk sein Lieblingsbuch und zog nach Osaka um.

Bana veda hediyesi olarak en sevdiği kitabı verip Osaka'ya taşındı.

- Nagoya liegt zwischen Tokyo und Osaka.
- Nagoya liegt zwischen Tōkyō und Ōsaka.

Nagoya Tokyo ve Osaka arasında yer almaktadır.

Bevor wir nach Tokyo gekommen sind, haben wir zehn Jahre lang in Osaka gewohnt.

Tokyo'ya gelmeden önce Osaka'da on yıl yaşadık.

Mit anderen Worten: Außer den Betroffenen wusste nur eine einzige Person in Osaka von diesem Vorfall.

Başka bir deyişle, ilgili kişilerin dışında, Osaka'da sadece bir kişi bu olay hakkında biliyordu.

- Wir flogen nonstop von Osaka nach Los Angeles.
- Wir sind ohne Zwischenhalt von Ōsaka bis nach Los Angeles geflogen.

- Osaka'dan Los Angeles'a molasız uçtuk.
- Osaka'dan Los Angeles'a aktarmasız uçtuk.

- Die Bevölkerung von Yokohama ist größer als die von Osaka.
- Die Einwohnerzahl von Yokohama ist größer als die von Ōsaka.

Yokohama'nın nüfusu Osaka'nınkinden daha büyüktür.

- Ich will, dass du sofort nach Ōsaka fährst!
- Ich will, dass du sofort nach Ōsaka gehst!
- Ich will, dass ihr sofort nach Ōsaka fahrt!
- Ich will, dass Sie sofort nach Ōsaka fahren!
- Ich will, dass ihr sofort nach Ōsaka geht!
- Ich will, dass Sie sofort nach Osaka gehen.

Hemen Osaka'ya gitmeni istiyorum.