Examples of using "Ton" in a sentence and their turkish translations:
TT: (Pes ses çıkarıyor)
TT: (Tiz ses çıkarıyor)
Lütfen sözlerine dikkat eder misin?
Tonu değiştireceğim.
demirin tuncuna
Sesi kapat.
Hiç ses duymuyorum
Meşguliyet bir onur nişanı olmuş
saniyede 120 kez titreşiyorlar.
Şu anda ses geliyor olması lazım
Bu ne söylediğin değil fakat nasıl söylediğindir.
O sesi duydun mu?
Sen benimle o biçimde konuşmayacaksın.
Benden artık bir tın yok.
saniyede 2000 kere titreşiyorlar.
Lütfen sesi açarak izleyin!
Öyle karşılık vermemelisin.
TT: (önce tiz sonra pes) eeee
Sanayideki büyük firmalar kontrolü ellerinde tutarlar.
O tüm öğleden sonra ağzını açmadı.
Bir daha benimle hiç öyle konuşma.
Tondaki ince farklar orijinali fotokopiden ayırt eder.
O bir kelime söyleyemedi.
Tom radyonun sesini kısıyor.
Tom televizyonun sesini açıyor.
Ben radyonun sesini kısıyorum.
Tom öğretmeniyle o ses tonuyla konuşmamalıydı.
MB: Ses tellerinin tizden pese doğru değişimine bakın.