Examples of using "Zeitalter" in a sentence and their turkish translations:
kendimizi nasıl farklı kılabiliriz?
Avrupa tarihinin çalkantılı bir döneminden geliyor .
Güçlü feodal lordlar devri bittiğinde, kalelerin devri de kapanmış oldu.
Atom enerjisi çağındayız.
Teknoloji çağında yaşıyoruz.
Nükleer güç çağında yaşıyoruz.
- Kadınlar, Viktorya döneminde korse giyiyordu.
- Kadınlar, Viktorya döneminde korseler giyiyordu.
Fakat yapay zekâ çağı keşifleri devam etti
Çin de uygulama çağına öncülük ettiği
Nükleer enerjinin dönemi henüz bitmedi.
ABD'nin bu keşif çağına,
İnternet çağında, mektup yazanlar tuhaf sayılırlar.
Bu nükleer çağda dünyada hiçbir ülke güvenli değildir.
Biz atom çağında yaşıyoruz.
Dinozorlardan önce bile bu sığ sularda gizlice dolanıyordu.
E-mail çağında, bir arkadaş bana gerçek bir mektup gönderdiğinde çok mutlu olurum.
Bizler dijital bir çağda yaşıyoruz ve istediğimiz her bilginin de bize bir yerlerde, yazılı olarak bir kitap, kütüphane ya da bir veritabanı aracılığıyla erişilebilir olduğunu düşünmükten zevk alıyoruz. Ne var ki bu gerçek olmaktan uzak bir durum; dillerin büyük bir kısmı hiçbir zaman ne yazıldı ne de kayıt altına alındı.
Son karşılaştığımızdan beri uzun süre oldu.